KOBİ’lerin global pazarda rekabet gücünü arttıracak yeni projenin imzaları dün atıldı. Bölgesel Rekabet Edebilirlik Operasyonel Programı kapsamında yer alan 5 pilot ilde, önümüzdeki 2.5 yılda sürdürülmesi planlanan KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi’ne Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış dün start verdi.
Verimlilik de artacak
KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi, Türkiye ile AB’nin ortak finansmanıyla yürütülecek. Projeyle bölgelerde kurulması desteklenecek kümelenme tabanlı sektörel ve sektörler arası işbirlikleri sonucunda, KOBİ’lerin üretimden pazarlamaya giden yolda verimliliklerini arttırmaları ve rekabet gücü yüksek, yenilikçi ve uluslararası piyasalarda tanınan ihracatçı işletmeler olmaları amaçlanıyor.
İşbirliği güçlenecek
Bu kapsamda, bölgesel stratejilerin oluşturulması amacıyla öncelikli sektörlerde üretim yapan işletmeler, üniversiteler, devlet kurumları, eğitim ve Ar-Ge desteği veren organizasyonların ortak bir platformda toplanması ve bu işbirliği kurumları arasında iletişim ve bilgi paylaşımının etkinleştirilmesinin yanı sıra kurumlar arasında koordinasyon sağlanmasını hızlandıracak pilot faaliyetler öngörülüyor.
Beş pilot il seçildi
Proje; Samsun, Trabzon, Çorum, Kahramanmaraş ve Gaziantep’ten oluşan beş pilot ilde uygulanacak. Bu kapsamda bu 5 pilot ilde geçtiğimiz 3 ay içinde alt yapı çalışmaları tamamlanmış olan Küme Bilgi Noktaları kurulacak. Ticaret ve sanayi odaları ve ihracatçı birliklerinin çatısı altında yer alacak bu merkezlerin, KOBİ’lerle etkin bir şekilde çalışması öngörülüyor.
2013’te tamamlanacak
Günümüzde tüm gelişmiş ülkelerde kullanılan Ulusal Karşılaştırmalı Değerlendirme (Benchmarking) Sisteminin bir benzerinin Türkiye için geliştirilmesi, Ağustos 2013 tarihinde tamamlanması planlanan bu projenin bir diğer kazanımı olacak.
Bakan Çağlayan: Değişime karşı durulmaz
EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, Kümelenme Projesi’ni anlatırken, “Değişime karşı durmanın da bir anlamı yoktur. Yoksa gelir sizi tsunami gibi alıp götürür” dedi.
Çağlayan, projeyle ilgili özetle şunları söyledi:
“Türkiye olarak hedeflerimiz, ideallerimiz var. Geçmişte kaybettiğimiz çok zaman var. Ama bundan sonra artık bizim zamanı geciktirecek şeylere tahammülümüz yok. Türkiye yeni dönemde özellikle rekabetin son derece acımasız hale geldiği dünyada ve bir ülkede çıkan sıkıntının tüm dünyayı darmadağın ettiği, ülkeleri tuş ettiği, nakavt ettiği bir ortamda hem büyüyeceksiniz, hem ayakta duracaksınız hem gelişeceksiniz. Bunların hepsini birarada yapmak için önemli değişime ihtiyaç var.
Tsunami gibi alıp götürür
Değişime karşı durmanın da bir anlamı yoktur. Yoksa gelir sizi tsunami gibi alıp götürür. Ama bu çerçevede önemli olan altyapınızı buna uygun sağlamaktır. Bugün dünya ekonomisindeki daralmalar ve şimdi yeniden Avrupa kaynaklı bir küresel krizin tekrar gündemde olduğu bir ortamda Türk özel sektörünün artık gerek üretim gerek pazarlama yapısının gerek ihracat odaklı çalışma sisteminin tamamen değişmesi gerekiyor.”