Erdoğan’ın konuşmasında satır başları;
- Cumhuriyetimizin 100. senesi, İstanbul'un fethinin 600. senesi, Malazgirt Zaferi'nin 1000. senesi gibi sembolik yıldönümlerine ecdadın maddi ve manevi mirasını yaşatmak için önem veriyoruz.
- Henüz bir kaç asırlık geçmişe sahip toplulukların ve devletlerin kendilerine köklü tarihler uydurma gayretlerinin gerisinde işte bu hakikat vardır.
- Ülkemizin terörle mücadelesinde ve uluslararası alanda haklarını koruma gayretlerinden net duruş sergileyen meclisimizin tüm mensuplarına şükranlarımı sunuyorum
- Bu yıl Büyük Millet Meclisimizin açılışının 100. yıl dönümüydü. Koronavirüs yayılma günlerine denk gelmesi sebebiyle bu önemli yıl dönümünü maalesef arzu ettiğimiz görkem de kutlayamadık.
- İnşallah Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümünü hedeflerimize de ulaşmış olarak, şanına layık kutlamalarla karşılayacağız.
- Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşma yolculuğunda meclisimize düşen daha çok görevler var Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi diğer kurumlarımız gibi kendi alanına yoğunlaşabilmesine imkan sağlamıştır.
- Yönetim sistemi değişiklikleri ideal uygulama seviyesine gelmesi vakit alacak, eski alışkanlıklarla yeni bir sistemi sürdürmenin zorluklarını her alanda yaşıyor.
- Her geçen gün yasama yürütme ve yargının yeni sistem doğrultusunda kendini geliştirdiğini görüyor, yeni reformlarla hukuki ve icrayı olarak tespit ettiğimiz aksaklıkları gideriyor, çıtayı sürekli yukarıya taşıyor. Dünyaya örnek olacağız.
- Dünya Savaşı sonrasında kurulan siyasi ve ekonomik uluslararası düzen artık her alanda çatırdıyor
- Cumhurbaşkanı Erdoğan: Salgın döneminde yaşananlar, bu yıl çok daha açık şekilde görünmesini sağlamıştır.
- Her platformda dile getirdiğimiz dünya beşten büyüktür tespiti işte bu gerçeğin ifadesidir.
- Mevcut kurumların güvenliği, istikrarı ve refahı insanlığın tamamına yansıtacak şekilde yeniden yapılacak yada bu ihtiyacı karşılayacak yeni kurumlar inşa edilecek. Mevcut kurumların hakkaniyete uygun şekilde yeniden yapılanmasıyla bu İhtiyacın karşılanabileceğini düşünüyoruz.
- Dünyanın doğusu ve batısı ile kuzeyi ve güneyi ile her köşesinin güvenliği ihtiyacı var. Dünyanın nerede yaşarsa yaşasın tüm insanların huzuruna ihtiyacı var. Dünyanın herkese yetecek kaynaklarının adaletli şekilde dağılımına ihtiyacı vardır.
- Türkiye olarak insanlığı işte böyle bir tehditten kurtaracak çözümleri gündeme getirmenin, tartışmanın ve inşallah neticeye ulaştırmanın gayreti için bu çerçevede meclisimizin de üzerine düşenleri yerine getirdiğini görmekten memnuniyet duyuyoruz.
- Balkanlarda yaklaşık 30 yıl önce yaşanan trajik katliamların ve çatışmaların hala bölge kalıcı barışa ve huzura kavuşamadığı da ortadadır.
- Dağlık Karabağ'ı işgal eden Ermenilerin Azerbaycan'a saldırısı ile başlayan çatışmalar bunun en somut örneği. Burada bir kez daha Azerbaycanlı kardeşlerimizin işgal altındaki topraklarını kurtarma ve vatanlarını koruma mücadelelerinde yanlarında olduğumuzu belirtmek istiyorum.
- Ermenilerin Azerbaycan toprağı Karabağ işgaline ve gerçekleştirdikleri sivil katliamlarına karşı kör, sağır, dilsiz kılanların bugün sergiledikleri tavırda iki yüzlülüktür. İşgalcilere sessiz kalıp, vatanlarını savunanları ve onların yanında yer alanları suçlayanların sözünün bizim nezdimizde kıymeti yok.
- Azerbaycanlı kardeşlerimize tüm imkanlarımızla kalbimizde destek vermeyi sürdüreceğiz.
- Bu bölgedeki kalıcı barışın yolu Ermeniler'in işgal ettikleri Azerbaycan toprağından geri çekilmelerinden geçiyor. Ermenistan yönetimini her şeyi bir kenara bırakıp, ısrarla Türkiye'ye iftira atma gayretinden kurtarabilir. Bu haydut devlete destek verenleri kendilerine insanlığın ortak vicdanı önünde hesap sorulacağı konusunda ikaz ediyorum.
- Körfez bölgesi halen kaynamaya devam ediyor. Bu vesileyle önceki gün hayatını kaybeden bölgenin aklı selim ve sağduyu sahibi yöneticilerinden biri olarak gördüğümüz Kuveyt Emir'i Sabah el-Ahmed el-Cabir es-Sabah'a Allah'tan rahmet diliyorum.
- Türkiye'nin 40 yıllık terörle mücadelesinde de Suriye her zaman kritik bir konumda olmuştur. Ülkenin ulaştığı son 10 yılda burada en etkili terör örgütleri ve PKK YPG yapılanmaktadır Mücadelemiz devam etmektedir.
- Suriye'deki zulüm ve savaştan kaçan 4 milyona yakın insanı şehirlerimizde biz misafir ediyoruz. Aynı şekilde Suriye içindeki 4.000.000 mazlumun ihtiyaçlarını da dünyada Suriye meselesine her boyutuyla müdahil olma hakkına sahip bir ülke varsa o da Türkiye'dir.
- Türkiye'nin Suriye'de ne işi var diyorsa, ya bölgeyi ve tarihini bilmiyordur ya da kafasında başka hesaplar yapıyordur.
- Avrupa'daki 100 binin üzerindeki kayıp çocuk konusunu gündeme getiren yine ülkemizden bir milletvekilimiz olmuştur.
- Türkiye olarak Akdeniz'de çatışma, haksızlık peşinde değiliz. Tek talebimiz haklarımıza saygı gösterilmesi.
- Suriyeli sığınmacıların ve barınması için Avrupa Birliği ülkemize 3 milyar, artı 3 milyar avro sözü verdi. Sonra kırk dereden su getirerek bu sözünün üzerine yatan yine Avrupa Birliği olmuştur.
- Doğru ve dürüst değiller. Biz onlara her şeyi rakamlarla ispat edelim diyoruz, Buyurun yaptığımız yatırımları gelin de görün ama işine gelmiyor.
- Avrupa Birliği'nin inisiyatif ağırlığı ile çözüme kavuşmuş tek bir sorun yoktur. Tam tersine, birliğin müdahil olduğu her kriz yeni boyutlar kazanarak büyümüştür.
- Asırlarca birlikte yaşadığımız mazlum Filistin halkının her platformda haklarını dile getirmeyi şeref kabul ediyoruz.
- Biz diyalog kanallarını açık tutmaya devam edeceğiz.
- 2019 yılının ardından 2020'ye büyük umutlarla başladık. Bu yılın ilk çeyreğinde elde ettiğimiz 100'de 4,4 oranındaki büyüme oranı hedeflerimize doğru kararlılıkla ilerlediğimizin işareti. Dünyanın tamamı ile birlikte ülkemizi de etkisi altına alan koronavirüs salgınına işte böyle bir iklimde yakalandık.
- Öncü göstergeler hamdolsun ekonominin kayıpların kısa sürede telafi edileceğine işaret ediyor.
Hibya Haber Ajansı