Erdoğan'ın konuşmasında satır başları;
Hem milletimizin sağlığını korumaya hem de üretimin ve istihdamın aksamadan yürümesinin temini için çalışıyoruz. Önemli böyle büyük bir organizasyon olmasının sebebi, bu işte atacağımız tohumların yarın vereceği meyvelerini toplayabilmek içindir.
Salgının yol açtığı sıkıntıları azaltmaya, paylaşmaya çalışıyoruz. Devlet olarak tüm imkanları seferber ederek üretimi, ihracatı, ticareti ve istihdamı ayakta tutuyoruz. Bu anlayışla iş dünyamızdan esnaflarımıza, işçilerimizden yardıma muhtaç vatandaşlarımıza kadar her kesime ulaşıyoruz.
Anayasamızı, demokrat ve özgürlükçü bir anlayışla defalarca değiştirdik. Tümüyle yeni bir anayasa yapmak için kolları sıvadık, ancak Cumhuriyet Halk Partisi'nin oyunbozanlık sebebiyle neticeye ulaşamadık.
Ekonomi alanında da pek çok reformu hayata geçirerek ülkemizin makroekonomik görünümünü çok ilerilere taşıdık.
Reformlar ile; ülkemizin iş yapma kolaylığı endeksi ile 27 sıra birden yükselerek 190 ülke arasında 33. sıraya çıkmasını sağladık.
Şu aşamada bazı acı ilaçları içmemiz gerektiğinin de farkındayız. Dün yapılan faiz artırımı kararını bu çerçevede değerlendiriyoruz. Asıl hedefimiz enflasyon, en kısa sürede önce tek haneli rakamlara ardından orta vadeli hedeflerimizdeki seviyeye düşürerek, faizlerin de buna uygun şekilde aşağı inmesini temin etmektir.
Ülkeyi enflasyon , kur ve faiz sarmalından çıkaracağız.
Hazine ve Maliye Bakanlığımız, Merkez Bankamız, diğer kamu kurumlarımız ile özel sektörümüz bundan sonra inşallah daha güçlü şekilde birlikte çalışacaktır.
Salgının neden olduğu sorunları ve ekonomiye yaşattığı sorunları dayanışma ile aşabiliriz.
Temel kanunların tamamını yenileyerek, adalet sistemimizin alt yapısını güçlendirdik.
Yeni reformlar için hazırlıklar yapıyoruz. Ekonomi ve demokraside ülkeyi yeni bir döneme sokmakta kararlıyız.
Faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Bunu böyle bilin. Enflasyon sebep değildir, faiz neticesinin sonucudur.
Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin dahi çaresiz kaldığı salgınla mücadele çalışmalarında Türkiye pozitif yönde ayrışarak alt yapısının gücünü ortaya koymuştur.
Derdimiz şu: 1) Paran mı var yatırım. 2) Paran mı var istihdam. 3) Paran mı var üretim. 4) Paran mı var üretim ile birlikte ihracat. Bütün gayemiz bu. Bu dörtlü mekanizmayı çalıştırdığımız zaman inanıyorum ki hep birlikte ayağa kalkacağız.
İş insanlarımızı temsil eden yapılardan yakın, verimli ve samimi bir çalışma yürütmelerini bekliyoruz. Özellikle ihracat süreçlerinde yer alan kurumlarımızı diğerinin rakibi değil, tamamlayıcısı olarak görüyoruz.
Yatırımcının güvenini kazanmak için her türlü adamı atacağız, bunun için gerekeni yapacağız.
Eğer bir ülkede MÜSİAD temsilciliği açılmış ve bizim oradaki ihracatımız üçe beşe ona katlanmamışsa ortada bir sorun var demektir. Eğer bir yerde bizim ticaret temsilciliğimiz faaliyete geçmiş ve bizim oradaki ihracatımız katlanarak artmamışsa ortada bir eksik var demektir.
Yeni dönemde işbirliğine dayalı bir çalışma yöntemini hayata geçireceğiz.
Biz Türkiye'nin gücüne, potansiyeline, geleceğine inanan herkesle birlikte bu yolda yürümeye hazırız. Küresel ekonomide yaşanan değişimi lehimize çevirebilecek her adıma destek vereceğiz. Yatırım, üretim, ihracat ve istihdam için harekete geçen herkesin yanında yer aldık, almayı sürdüreceğiz.
Yeni dönemin fırsatlarını değerlendirmek için, üretim odaklı kuruluşların ihtiyaçlarına cevap verecek hale getireceğiz.
Hibya Haber Ajansı