CHP Genel Başkanı’nın itirafına Aydemir’den sert tepki: Demokrasi değil, vesayet zihniyeti

Programda, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklu olması halinde başka bir ismin Cumhurbaşkanı adayı gösterileceğini, seçimin kazanılması durumunda ise İmamoğlu’nun hapisten çıkarılarak yönetim pozisyonuna getirileceğini açıkça ifade eden Özel’e, önceki dönem milletvekillerinden gazeteci ve yazar İbrahim Aydemir’den sert tepki geldi.

KUVVETLER AYRILIĞIYLA BAĞLARI YOK

Aydemir, Özgür Özel’in açıklamalarının bir zihniyetin dışavurumu olduğunu belirterek, “Bu ifadelerle CHP Genel Başkanı aslında bütünüyle ifşa olmuştur. Kuvvetler ayrılığı, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü gibi kavramların zihinlerinde zerre yer tutmadığını kendi diliyle ortaya koymuştur” dedi. Aydemir, bu anlayışın demokratik bir yaklaşım değil, vesayetçi bir zihniyetin devamı olduğunu kaydetti.

KİM DESPOT, KİM DEMOKRAT ORTAYA ÇIKTI

İbrahim Aydemir, CHP Genel Başkanı’nın açıklamasının “kişisel niyet beyanı” değil, kurumsal zihniyetin dışavurumu olduğunu vurgulayarak, “Kim despot, kim demokrat; bu ifşaatla artık milletin vicdanında netleşmiştir” dedi. Özgür Özel’in yargı kararlarını yok sayarak, kendi siyasi gündemine göre insanları hapisten çıkarma vaadiyle hareket ettiğini kaydeden Aydemir, “Bunlar iktidara geldiklerinde yargı kararlarını değil, kendi heveslerini esas alacaklarını açıkça söylüyorlar. Yani mahkeme yerine CHP karar verecekmiş gibi bir rejim tasavvurları var” ifadelerini kullandı.

“KİŞİ KENDİNDEN BİLİR İŞİ”

Aydemir açıklamasında, “Biz öteden beri uyarıyoruz; kişi kendinden bilir işi. Bu sözler bir dil sürçmesi değil, içselleştirilmiş bir anlayışın dışa vurumudur. Hukuku ayaklar altına alacaklarını şimdiden ilan etmiş bir zihniyetin, bu ülkeye verebileceği hiçbir şey olamaz. Milletimiz, bu tehdidi çok iyi okumalıdır” dedi.

Aydemir, açıklamasını şu cümleyle tamamladı: “Milletin iradesi yargıya müdahale etmek değildir. Milletin iradesi, hukukun üstünlüğünü esas alan bir devlet düzeninde yaşamaktır. CHP’nin bu açıklamayla nasıl bir yönetim anlayışına sahip olduğu bir kez daha aşikâr hale gelmiştir.”