Ankara Sanayi Odası ASO Başkanı Nurettin Özdebir, KOSGEB Zirvesi “Savunma Sanayi ve İletişim Sektörlerinde Yerlileşme, Millileşme Çerçevesinde Ana Sanayi ve KOBİ Tedarik İlişkisi” paneline katıldı. Burada konuşma gerçekleştiren ASO Başkanı Özdebir savunma sanayisinin son yıllarda önemli gelişme gösterdiğini söyledi. Türkiye’nin savunma sanayisinde yüzde 20’ler düzeyindeki yerlilik oranının yüzde 60’lara çıktığına işaret eden Özdebir, “Dünya üzerinde bu oranı yüzde 100 yapan bir ülke yoktur. Ancak oranın daha da artırılması mümkündür. Ülkenin bekası için bu oranın yüzde 80’lere çıkması gerekmektedir. Bunun için de sektöre yönelik desteklerin kurgulanmasında, firmaların yetkinliklerinin incelenmesi ve sektörün gelişme kaydedebileceği alanlar dikkate alınarak firmaların desteklenmesi sağlanmalıdır” ifadelerini kullandı.
Sektörün, ülkemizin ve özellikle Ankara ilinin göz bebeği olan bir sektör olduğunu belirten Özdebir, savunma sanayinin sistem seviyesinde ulaştığı kabiliyetlerin derinleştirilmesini ve ihtiyaç duyulan teknolojilerin ülkemize kazandırılması gerektiğini vurguladı. Özdebir, “Ana yüklenici firmalar, KOBİ’lerimizin sektörde kalıcı olmasını sağlamak amacıyla onları eğitmek zorundadırlar. Eskiden ana yüklenici firmalar cirolarını daha yüksek gösterebilmek için ‘her şeyi ben yaparım’ tavrı içindeydiler. İhtiyaçların artması ve şartların değişmesiyle beraber KOBİ’lerden daha fazla istifade etmeye başladır. Bu durumun en önemli faydası firmaların teknoloji ve iş yapabilme kabiliyetlerinin sanayinin tabanına yayılması oldu. Bunun en bariz örneğini Ankara’da görüyoruz. Türkiye’deki yüksek teknolojili ürünlerin yüzde 20’si Ankara’da üretilmektedir. Bunun temelinde savunma sanayisi ve etrafında oluşan firmalar ile gerek iş yaptıkları firmalara olan katkıları, gerekse ana yüklenici firmalarda çalışıp daha sonra kendi şirketini kurup piyasaya iş yapan girişimcilerin çok büyük katkısı oldu” diye konuştu.
Kurgulanacak desteğin üç boyuta sahip olması gerektiği de dile getiren Özdebir, “Birinci boyut, ana yükleniciler, yani büyük firmaların yetkinliklerinin artırılmasıdır. İkinci boyut, alt yükleniciler yani KOBİ’lerin teknoloji ve Ar-Ge kapasitelerinin artırılması, nitelikli insan kaynağının geliştirilmesidir. Üçüncü boyut ise sistemin diğer aktörlerinin güçlendirilmesi yoluyla doğru ekosistemin kurgulanmasıdır. Diğer bir ifadeyle, üniversitelerin ve teknokentlerin teknoloji transferi sağlaması ile çalışan bir sistem oluşturulmalıdır” şeklinde konuştu.
Kosgeb Toplantı salonunda gerçekleştirilen ve moderatörlüğünü Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı Başkanı Cengiz Ultav’ın yaptığı panelde, Roketsan Genel Müdürü Selçuk Yaşar ve ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Mustafa Kızıltaş da konuşmacı olarak yer aldı. Panelistler konuşmaların ardından katılımcıların sorularını da yanıtladılar.