Aydemir, en kötü sivil yönetimin bile en iyi darbe yönetiminden daha üstün olduğunu belirtti.
Özgürlükler Kadar Değerli Bir Şey Yok
Aydemir, demokrasinin en temel unsuru olan özgürlüklerin, toplumların huzur içerisinde yaşayabilmesinin anahtarı olduğunu ifade ederek, “İnsanların önüne engel koymamak, özgür bir ortam yaratmak her şeyden önemlidir. Bu özgürlük, bir başkasının özgürlüğünü kısıtlamadığı sürece anlam taşır” dedi. Ayrıca, darbe yönetimlerinin toplumun huzurunu bozan uygulamalarla insanları mağdur ettiğini dile getirdi.
Darbeler, Toplumlarda Derin Yaralar Açtı
İbrahim Aydemir, 12 Eylül 1980 darbesini değerlendirirken, darbe yönetimlerinin her zaman topluma zarar verdiğini, toplumda derin yaralar açtığını ve büyük travmalar yarattığını vurguladı. Aydemir, “12 Eylül, sadece bir darbe değil, toplumda fay hatları oluşturmuş bir travmadır. Evet, terör vardı, insanlar ölüyordu ama bunu demokratik zeminde çözülebilirdi. Ancak darbeyi gerçekleştirmek için olaylar bilerek olgunlaştırıldı, terör olaylarının önüne geçilmedi” şeklinde konuştu.
Darbeler Toplumu Ezdi Geçti
Aydemir, Türkiye’nin 1960’tan bu yana birçok askeri müdahaleye maruz kaldığını hatırlatarak, “27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 28 Şubat 1997 ve nihayetinde 15 Temmuz 2016… Hepsi de toplumu silindir gibi ezdi geçti. Ancak 15 Temmuz’da milletimiz basiretli bir duruş sergiledi ve darbeyi püskürttü” ifadelerini kullandı.
Demokrasinin Kara Lekesi: 12 Eylül Darbesi
12 Eylül 1980 darbesi, Türk demokrasisine vurulmuş en büyük darbelerden biri olarak tarihe geçti. Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’in talimatıyla “Bayrak Harekâtı” darbe planı hazırlandı ve 12 Eylül günü uygulamaya konuldu. Anayasa askıya alındı, TBMM feshedildi. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel başta olmak üzere birçok siyasi lider sürgüne gönderildi.
650 bin kişi gözaltına alındı, 230 bin kişi yargılandı ve 517 kişi ölüm cezasına çarptırıldı. 50 kişi idam edildi, 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı ve 30 binden fazla kişi işinden atıldı. Bu süreçte ilk idamlar Necdet Adalı ve Mustafa Pehlivanoğlu’nun hayatına mal oldu.
Özgürlüklerin Sınırı Devletin ve Toplumun Huzuru Olmalıdır
İbrahim Aydemir, özgürlüklerin önemine dikkat çekerek, “Demokrasi ve özgürlükler vazgeçilmezdir, ancak devlete zarar vermek, devleti bölmeye çalışmak, devleti parçalamak özgürlük olarak görülemez. Özgürlük, insanların huzur içinde yaşayacağı bir ortamda, birbirine zarar vermeden yaşanması gereken bir değerdir” dedi.
12 Eylül’deki Mağduriyetleri Unutmamalıyız
Son olarak, Aydemir, 12 Eylül darbesi sonrasında idam edilen gençler ve mağdur edilen aileler için rahmet dileyerek, “Bir sağdan bir soldan idam edilen gençler üzerinden adalet sağlanmaya çalışıldı. Bu yaklaşım, binlerce insanın hayatına mal oldu. Hem sağdan hem soldan mağdur olanların ailelerine tekrar geçmiş olsun diyorum, vefat edenlere rahmet diliyorum” ifadelerini kullandı.