Yaşayan müze önerisi

İnisiyatif, Ulus’taki Anafartalar Çarşısı ile ilgili yaptığı açıklamada, çarşının iç mekanında dükkanlar dışında kalan bölümlerde bazı düzenlemeler yaparak sanat, toplantı odası, arşiv gibi mekanların oluşturulabileceğini, çarşı esnafının iç mekandaki sanat eserlerinin korunması yönünde bilgilendirilmesi gerektiğini ifade etti. Açıklamadu şu ifadelere yer verildi:

ESERLERE YERİNDE KORUMA

“Anafartalar Çarşısı’na ‘yaşayan müze’ diyoruz. Çarşıyı bir ‘müze’ olarak nitelendirmek, evrensel ve bilimsel koruma ve onarım yaklaşımlarının altını çizmektedir. Yaşayan müze olarak nitelendirmek ise şehir yaşamından tecrit edilmemiş bir müze olabilirliğini ve potansiyelini vurgulamaktadır. Eserlerin ‘yerinde’ mekânsal bağlamından koparılmadan kapsayıcı yeni bir bakış açısıyla korunması gerektiğini ısrarla vurguluyoruz. Eserlere acilen koruma ve onarım kriterlerine uygun bir biçimde müdahale edilmelidir. Çarşı esnafının, eserleri kolektif bir biçimde koruması mümkündür. Bunun için çarşı yönetimi ve esnafı, eserleri kimyasal olarak uygun olmayan deterjanlarla temizleme gibi yanlış uygulamalarla eserlerde tahribat yarattığı konusunda bilinçlendirilmelidir. Çarşı içinde yapılan sanat etkinliklerini maddi ve manevi olarak destekleyen çarşı sakinleri, bu duyarlılığa açık olduklarını çoktan göstermişlerdir.

BİRLİKTE YAŞAMA İHTİMALİNE KATKI

Yapının şahsına münhasır geçmişi bir yana, Ulus’ta varoluş hali, sosyal ayrışmayı mekânsal olarak keskin biçimlerde deneyimlediğimiz bu günlerde önemli bir potansiyel taşımaktadır. İçine herkesin girebildiği bu büyük pasajın yaşayan müze olarak hayatımızda kalması ve pek çoğumuzun hayatına yeniden katılması, birlikte yaşama ihtimalimize yaklaşmamızı sağlayabilir.”