Hazine ve Maliye Bakanlığı dün akşam açıklanan gelir endeksli senet finansal ürününü takip eden açıklamada, Türkiye'nin “küresel bir enflasyonist süreçten” etkilendiğini söyledi. Buna göre;
Serbest piyasa kurallarından taviz verilmeden TL'nin cazibesinin artırılması hedeflenmektedir.
Mali disiplinden taviz yok.
Kamu harcamalarının dizginlenmesi amaçlanıyor.
Makro ihtiyati tedbirlerin devam edeceği belirtildi.
Devlet iç borçlanma senedi, belli bir vadeyi içine alan borçlanma iken gelir endeksli senetlerde de genelde KİT’lerin geliri üzerinden taahhüt edilen belli bir tutar söz konusudur. KİT’lerin bütçeye aktarılan gelirleri üzerinden bir getiri muhtemelen olacaktır, burada referans olarak oluşacak getiri ise devletin ortak olduğu işletme ve kurumların gelirlerine odaklı olacaktır. Tabii belirsiz noktalar halen çok olduğundan, alt detayları görmeye ihtiyaç var. Gelir, getiri ve vade yapısının nasıl olacağına ve hangi KİT’lerin gelirlerinin konu edileceği konusu önemli olacak. Enflasyonist ortamda bazı kurumların ciro artışları TÜFE’ye göre çok yüksek. Burada senedin getirisinin de en az enflasyon oranı kadar veya üzerinde olması ya da TÜFE – ÜFE arasında optimal bir oranda olması gerek.
Piyasalarda bir süredir yeni hamlelerin gelebileceği beklentileri vardı. Hazine’nin dün akşamki ilk açıklamalarının ardından enflasyon korumalı tahvil gelebileceği beklentileri USDTRY kurunda geri çekilmeyi ilk etapta sağlasa da kararlar sonrasında başta kur olmak üzere fiyatların yeniden eski seviyelere geldiği gözlendi. İlk etapta piyasanın fiyatlandırma perspektifini oluştururken yeni finansal ürünün ayrıntılarını anlamak isteyeceğini düşünüyoruz. Gelir endeksli senetlerin ihraç edilmesinde vadenin ve gelirin belirlenmesine yönelik alt detaylar ortaya çıktıkça yansımaları göreceğiz.
Gelir endeksli senetlerden sonra da makro ihtiyati tedbirler ve liralaşmayı ağırlıklandıracak yeni önlem ve tedbirlerin söz konusu olabileceğini görüyoruz.
Kaynak:Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı