Son 9 ayda Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) ve İnsansız Hava Araçlarıyla (İHA) düzenlenen 562 operasyonda 1853 terörist öldürüldü. Büyük kayıplar veren PKK, kırsalda eylem yapamaz hale geldi. Öyle ki telsiz konuşmalarında “İHA’lardan dolayı kafamızı kaldıramıyoruz” diyen PKK’lılar, ölenin yerine dağa çıkartacak adam da bulamıyor. Zira 2017’de PKK’ya katılan kişi sayısı sadece 92...
İşte PKK’nın kâbusu olan bu İHA-SİHA’lar Türkiye’nin en stratejik tesislerinden biri olan Baykar AŞ’de üretiliyor.
İşte röportajın tamamı
Baykar, baştan sona ezber bozan bir başarı hikâyesine sahip... Bayraktar kardeşler, babalarının öncülüğünde ömürlerini milli teknolojiye, robotik geliştirmelere adamışlar. AR-GE ve üretim merkezinin her karışını bizlere bölüm bölüm gezdiren Baykar Teknik Müdürü ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar’la İHA’nın üretiminin tüm aşamalarını konuştuk:
Devletin talepleri doğrultusunda mı AR-GE çalışmaları gerçekleştiriliyor?
Bayraktar Mini İHA bizim 2000’li yıllarda arge çalışmalarına başladığımız ve daha sonra 2005 yılında Savunma Sanayi Müsteşarlığı (SSM) tarafından talep edilen bir sistemdi. O dönemlerde 7 yıl boyunca kendi kısıtlı maddi imkânlarımızla herhangi bir gelir elde etmeden bu alanda arge çalışması yürüttük.
Yaptığımız çalışmaların büyük bir çoğunluğunu inisiyatif alarak gerçekleştiriyoruz. Mesela İHA’ların silahlandırılması talebi devletten gelmedi. SİHA’lara millî mühimmat üretilmesi de aynı şekilde. SİHA’ların milli mühimmatlarla donatılması sürecinde Roketsan ekibi bizimle birlikte güneydoğuda askerî üste 6 ay hangarda geceli gündüzlü çalıştılar. Tümüyle firmamız ve Roketsan iş birliğiyle aldığımız inisiyatif sayesine bugün Türkiye kendi sınıfının en iyisi milli SİHA sistemlerine ve milli akıllı mühimmatlara sahip olmuş oldu. Dünyada bu kabiliyete sahip ancak 5 veya 6 ülke var. İHA’ların uçuş süresini tamamlamasını yakından takip ettik. Millî mühimmatlı millî SİHA’lar bu şekilde ortaya çıktı.
İHA’ların üretimine başlangıç sürecinden bahsedebilir misiniz?
Bizzat benim ve mühendis ekibimizin üç senesi Güneydoğu’da uçakların başında askeri birliklerde geçti. Gitmediğimiz birlik kalmadı diyebilirim. Askerle birlikte sahaya indik, dağ bayır beraber gezdik. Teknolojimizin eksiklerini askeri harekât şartlarında gördüm. Bu da ihtiyaçlara en hızlı şekilde cevap verecek şekilde geliştirme yapmamızı sağladı.
Bayraktar TB2’lerin içinde 40 farklı bilgisayar var. 7 farklı mühendislik disipliniyle AR-GE ve üretim yapıyoruz. Bütün aerodinamiğini, elektroniğini, yazılımını ve en önemlisi de güdüm sistemini biz tasarlayıp üretim bandına ürünü alıyoruz. Dışardan lisanslı olarak kullandığımız askeri ürün statüsünde bir tek ana sistem bileşeni yok. İhracatla ilgili de bir kısıtlama yok. Kendi sınıfında dünyanın en ileri teknolojisine sahip ama tabii bu dünya çapında bir yarış ve sürekli geliştirme içinde olmak durumundayız. Bayraktar İHA Türkiye irtifa ve saat rekoruna sahip. İnsansız hava araçlarının bütün fikrî ve sınai hakları bize ait. Hiç kimsenin kopyası değiliz. Biz en iyisi olacağız diye yola çıktık. Bu yüzden kimsenin kopyası olmamalıydık.
AR-GE ekibinizi nasıl seçiyorsunuz?
Staj programlarımız var. Geçtiğimiz dönem 300 öğrenci bünyemizde staj yaptı. Bu stajlarda başarı gösterenleri tam zamanlı olarak işe alıyoruz. ARGE ekibimizin yaş ortalaması 30. Ekibimiz 150 mühendis ve 150 teknisyenden oluşuyor.
Neden Milli Teknoloji?
Diğer ülkelerin Türkiye’ye aktardıkları sanayileri düşünün. Hep kendilerinin bıraktıkları, katma değeri daha düşük stratejik önemini yitirmiş olanlar. Mesela otomotivde Avrupa şampiyonuyuz. Arabanın %87’sini yapıyoruz. %13’lük kısmının katma değeri çok daha yüksek olduğundan ülkemize çok daha az değer katıyor.
İTÜ Elektronik Mühendisliğinden mezun olduktan sonra burslu olarak Amerika’da İHA’lar konusunda araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladım. 2000’in başında dünyada ilk defa İHA’ların formasyon uçuş deneylerini yaptık. Çalışmalarım büyük ilgi gördü. 100 kişilik bir laboratuvar ekibiydik. Hepsi dünyadan toplanmış beyinlerdi. Belki 5 tanesi Amerikalı’ydı. Sonrasında yine burslu olarak MİT’den doktora teklifi aldım. Orada Helikopter İHA’ların agresif manevra kabiliyeti üzerinde çalıştım. Mühendis olan babam ve kardeşlerimle bu teknolojinin milli olarak gelişmesi için bir ekip kurduk. Belki basit gelecek ama Türkiye’nin ilk akıllı güdüm sistemi bir maket uçak üzerine yerleştirilerek doğup büyüdüğümüz Sarıyer’in Garipçe köyünün top sahasında uçuş testlerini yaptık. Ben o sırada MİT’den 2. yüksek lisans diplomamı alıp Georgia Tech Üniversitesinde doktora çalışmalarımı yapıyordum. Türkiye’de faaliyetlerimiz yoğunlaşınca doktoramı yarım bırakıp 2007 yılında geri döndüm. Biz bir maceraya başladık. Şu an kendi sınıfının en iyisi olan insansız hava aracını yapmayı başardık.
Bu çağda teknolojiyi kendi iç dinamiklerimizde üretiyor olmak hayat memat meselesi. Bu düzeyde bilgi ve teknolojiye sahip olmayan ülkeler hem fakirleşiyor hem de bağımlı hale geliyorlar. Sonrasında da parçalanıp yok ediliyorlar.
Mesela 3 milyon Suriyeli misafir var ülkemizde. Bunların en az 100 bini çok zekidir. Bu inanılmaz bir insan kaynağı gücü. Bu insanlardan yetenekli olanların çoğu Batı’ya gidiyor. Bu beyinleri yerleştirecek ekosistem bizim ülkemizde maalesef yok şu an.
Gelecek için projeleriniz neler?
Ağ Tabanlı Komuta Kontrol Sistemleri için çalışmalarımız başladı. İHA’ların onlarcasının farklı görevlerde uçtuğu senaryolar için altyapı çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Petrol boru hatları, sınır denetimi, arama kurtarma çalışmaları görevlerinde onlarca uçak filosu oluşturulacak. Bunlar merkezi bir karargâhtan yönetilecek, kontrol edilecek. 8 adet teslimatı yapılan SİHA’ların devamı gelecek. Bu sayı çok daha artırılacak.
Ülkeler arası teknoloji transferine inanıyor musunuz?
Ben bir mühendis olarak teknoloji transferine inanmıyorum. Kimse kimseye stratejik olarak onu önde tutacak bilgiyi aktarmaz. Ya sıfırdan teknolojiyi geliştireceksiniz ya da var olanı kopyalayacaksınız. Ancak kopyalamak da sizi her daim bir adım geride bırakacaktır.
Bayraktar Mini İHA: TSK ve Emniyet envanterinde 220 adet bulunuyor. Bugüne kadar 100 bin saat görev uçuşu yapan Mini İHA, ihraç ettiğimiz ilk millî hava
aracı sistemi.
Bayraktar TB2: TSK ve Emniyet envanterinde 38 adet var. Bugüne kadar 30 bin saat görev uçuşunu tamamladı, Heron’lar gibi ikide bir arıza çıkarmadı.
4,5 TONLUK İHA GELİYOR
Selçuk Bayraktar, toplam kalkış ağırlığı 4,5 ton olan yeni bir İHA projesi üzerinde çalıştıklarını belirterek, “Uçuş sırasında ses çıkarmaması çok önemli. Bu araç daha yükseğe çıkacak, 1,5 ton yük taşıyacak” dedi