Hastalara manevi bakım

Sağlık Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nın imzaladığı protokol ile aralarında Ankara’nın da bulunduğu 6 ildeki 12 hastanede, 4 bin 200 hastaya manevi bakım hizmeti verildi. Manevi bakım hizmetinin daha çok ölmek üzere olan hastaları ölüme hazırlamak gibi algılandığına dikkat çeken Din Psikilojisi ve Manevi Bakım Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Etimesgut Devlet Hastanesi Yöneticisi Op. Dr. Orhan Koç, “Manevi destek ayrı” diyerek, bunun yanlış olduğunu söyledi.
Yapılan araştırmalar sonucu psikolojik destek alan vatandaşların yüzde 40’ının daha sonra üfürükçü ve medyumlara başvurduğunu, bunun da manevi bir tatminsizlik anlamına geldiğini bildiren Koç, bu nedenle kanser, MS gibi uzun süre tedavi gerektiren hastalar ve yakınları için din psikolojisi ve manevi bakımın gerekli görüldüğünü kaydetti. Manevi bakım çalışmasında bazı sorunlar yaşandığına da değinen Koç şöyle konuştu: 
“Bunlardan biri, din görevlilerinin kendilerini sağlık personeline kabul ettirmesi. Örneğin kendisini psikologlara kabul ettirecek. Çünkü psikologlar da sonuçta ‘bu benim alanıma giriyor’ diyor. Ancak yapılan araştırmalar sonucu psikolojik destek alan vatandaşların yüzde 40’ının daha sonra üfürükçü ve medyumlara başvurduğunu gösteriyor. Bu da manevi bir tatminsizlik olduğunu gösteriyor. Zaten proje de bu nedenle başladı. Bu noktada biz kimin sorumululuğu nerede başlıyor nerede bitiyor bunu tespit edip takım ruhu yaratmaya çalışıyoruz.”
Bu hizmetin farklı dine mensup vatandaşlara, hatta ateistlere de verilebileceğini belirten Koç, mevzuatının buna uygun olduğunu belirterek “Talep olması durumunda uygulama başlayabilir” dedi ve ekledi:

MEVCUT DURUMU ANLAMLANDIRIYOR

“Sağlık çalışanları olarak psikolojik tedavi ile bu motivasyonu düzeltmeye çalışıyoruz. Hatta evde bakım hizmeti de vermeye başladık. Gördük ki bu hastaların, hastalıklarını kabul etmeleri ayrı, yaşadıklarını anlamlandırmaları ayrı. Din görevlileriyle verdiğimiz bu hizmet, mevcut durumun anlamlandırılmasını sağlıyor.

ATEİSTE DE HİZMET VERECEĞİZ

Hastalar arasında Müslüman olmayanlar varsa sistem tam oturduğunda hasta hangi dine mensupsa o dinin yurt içindeki resmi temsilcisinden görevli isteyeceğiz. Mevzuat buna uygun. Kişi ateist de olabilir, bizden bu hizmeti isteyen kim olursa olsun vereceğiz. Çünkü kimseye dini tebliğ yapmıyoruz. 5 Aralık 2015’te Antalya’da konuyla ilgili ikinci çalıştayı yapacağız.”