Terör konusunda ortak bir mücadele platformu oluşturulması gerektiğini belirten Erdoğan, “Ortak tavır almak, sadece dostluğun ve müttefikliğin değil, aynı zamanda insanlığın bir gereğidir. Avrupa’nın diğer kentlerinde yüreğimizi yakacak terör olaylarının önlenmesi amacıyla Türkiye’nin terörle mücadelesine güçlü bir destek verilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirilen Güneydoğu Avrupa Ülkeleri (GDAÜ) Zirvesi’ne katıldı. Zirvede konuşan Erdoğan, Türkiye’nin, kimlerin kimlerle anlaşmazlık yaşadığına bakmadan, tarafsızlığını muhafaza ederek, barış çağrılarını hep ön planda tutarak bu coğrafyada istikrar, huzur ve refahın tesis edilmesi için her zaman yoğun gayret gösterdiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, “Türkiye’de hükümeti kurduğumuz andan itibaren bölgesel barış için yoğun gayret göstermeye başladık .
Komşularla sıfır problem anlayışı içinde işbirliğini arttırmanın çabası içinde olduk. Samimi ve yoğun gayretlerimiz neticesinde bugün hemen hemen tüm komşularımızla aramızdaki kronik meseleleri çözüm yoluna koyduk. İşbirliğimiz tarihi seviyelere ulaştı. Kazanan sadece biz olmadık, bizimle birlikte komşularımız da, bölge ülkeleri de kazandı. Sınırların sanal hale geldiği bir dünyada biz, dünün parametreleriyle geleceğin şekillenemeyeceğini biliyoruz” dedi.
Bugünün dünyasında tarihten miras kalan husumetlerin, geçmişte kalması
gereken anlaşmazlıkların geleceği şekillendiremeyeceğini belirten Erdoğan, son yaşanan küresel krizin, tüm dünyaya anlamlı mesajlar verdiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, “Binlerce kilometre ötede ortaya çıkan kriz, tüm dünyayı etkisi altına alabiliyor. Krize ve sorunlara karşı mücadele de kaçınılmaz olarak ortak olmalı, ortak bir akıl devreye sokulmalı. Bugün hiçbir ülke, yanı başındaki ülkenin yaşadığı sıkıntılara asla kayıtsız kalamaz. Sadece izlemekle yetinemez. Türkiye olarak BM Güvenlik Konseyi başta olmak üzere her platformda bu tezimizi güçlü şekilde dile getiriyoruz” diye konuştu.
Türkiye’nin çağrılarının zaman zaman çarpıtıldığını, farklı şekillerde değerlendirildiğini belirten Erdoğan, bunun üzücü bir durum olduğunu söyledi. Erdoğan, Türkiye’nin; Gazze, Irak, Afganistan meseleleriyle, olayların insani ve vicdani boyutu adına ilgilendiğini ifade ederek, “Biz Gazze meselesiyle başka sahiller adına değil, insanlık adına, bölgesel barış adına, küresel barış adına ilgilendik. Irak meselesiyle, Afganistan meselesiyle aynı şekilde vicdani boyutla ilgilendik.
Gazze’deki durum, İran’ın uluslar arası toplumla arasındaki sorunlardaki ara buluculuğumuz dış politikamızda bir eksek kaymasının değil, bölgemizde barış ve istikrar istediğimizin işaretidir. Kimse bunu farklı anlamlandırmasın” açıklamasında bulundu.
Terörle mücadele konusuna da değinen Erdoğan, Türkiye’nin son 26 yıldır Kuzey Irak’tan yönelen terör ile kararlı bir mücadele yürüttüğünü söyledi. Erdoğan, terör örgütünün dönem dönem eylemlerini yoğunlaştırdığını belirterek, örgütün son derece kanlı saldırılarla Türkiye’yi istikrarsız bir duruma getirmek ve toplumsal barışı bozmayı hedeflediğini syöledi. 26 yıl boyunca terör örgütünün hedeflerine ulaşamadığını ancak, kazanamayacağını kesin olarak bildiği bir süreci devam ettirdiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
“Kendi safındakileri de göz göre göre ölüme, adeta intihara yolluyor. Son 4 gün içinde Hakkari’de 11, Elazığ’da 1, Diyarbakır’da 1 ve en son İstanbul’da yapılan bombalı saldırıda 4 askerimiz şehit oldu. Bunun yanında Osmaniye’de daha 40 günlük evli olan sivil bayan, dün de İstanbul’da bir kız çocuğumuz bu saldırılarda ne yazık ki hayatını kaybetti. Tunceli’de 11 yaşında bir çocuk yaralandı.
Terör örgütü Türkiye’ye zarar verdiği kadar, Türkiye’deki masum sivilleri ve güvenlik güçlerini hedef aldığı kadar, Balkan ülkelerine, Avrupa ülkelerine de ciddi şekilde tehdit arz ediyor. Sadece terör örgütü olarak değil, organize suç örgütü olarak da Balkan ve Avrupa ülkelerinin gençlerini hedef alıyor. Uyuşturucu ticareti, insan ticareti yapıyor.”
Başbakan Erdoğan, terörle mücadele konusunda bazı Avrupa ülkelerine sitemde bulundu. Bazı Avrupa ülkelerinin, uzun zaman terörle mücadelede Türkiye’ye gereken desteği vermediğini belirten Erdoğan, “Yaşanan bunca acıya rağmen, çok kanlı saldırılara rağmen bugün hala terör örgütünün finansal desteğini kesmeyen, faaliyetlerine ve propagandasına göz yuman, suçluları iade etmeyen ülkeler bunlar. Birçok Avrupalı dostlarımıza PKK’yı terör örgütü olarak ilan ettiniz, iyi güzel ama PKK’yı terör örgütü ilan etmek bu işi bitirmiyor. Yakaladıklarınızdan bugüne kadar bize kaç tane teslim ettiniz. Aramızda anlaşmalar var, bunların hangisine uydunuz. Bize sürekli yargının bağımsızlığını söylemek suretiyle hep bunu ötelediniz. Bunları bize teslim etmediniz. Bundan dolayı gerçektenortaya çıkan kriz, tüm dünyayı etkisi altına sitemkarım” dedi.
Terör konusunda ortak bir mücadele platformu oluşturulmasının şart olduğunun altını çizen Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Ortak tavır almak, sadece dostluğun ve müttefikliğin değil, aynı zamanda insanlığın bir gereğidir. Biz bu ülkelerin bir çoğu ile NATO’da beraberiz. Buna rağmen bu ülkeler bu tür teröristleri bize teslim etmemişlerdir. Birçok liderle bunları görüştüğüm halde, hep bizi oyalamışlardır. Hala da oyalamaya devam ediyorlar. Avrupa’nın, özellikle de Balkanlar’ın güvenliği Hakkari’den, Şemdinli’den başlar. Şemdinli’nin güvenliği tesis edilmeden, Balkan ülkelerinin, Avrupa ülkelerinin güvenliği tam olarak tesis edilemez. Yeni 11 Eylül’lerin, Londra olaylarının yaşanmaması, Avrupa’nın diğer kentlerinde yüreğimizi yakacak terör olaylarının önlenmesi amacıyla Türkiye’nin terörle mücadelesine güçlü bir destek verilmesi gerekiyor. ‘Benim terör örgütüm kötü, senin ki iyi’ anlayışı çarpık bir anlayış.
Bu anlayışın çarpık olduğu da acı tecrübelerle yaşanmıştır, görülmüştür. Bugün beni yakan ateş, bir gün gelir başka ocakları, başka ülkeleri de yakmaya başlar. O zaman da çok geç olur. Bu noktada artık samimi bir destek, desteğin ötesinde terör örgütünün Türkiye dışındaki faaliyetleri konusunda hukukun işletilmesini sabırsızlıkla bekliyoruz.”