Edinilen bilgiye göre, olay Seyhan ilçesine bağlı Reşatbey Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, boyacılık yapan Eyüp Ataban (49) 3 yıl önce çalışmak için Mersin'e gitti. Evin dış cephesini boyarken fırçanın yüksek gerilim hattına temas etmesi sonucu Ataban yaralandı. Mersin Devlet Hastanesi'ne kaldırılan ve burada tedavi edilen Ataban'ın sağ bacağı diz altından kesildi. Koltuk değneğine mahkum olan ve çalışamayan Ataban'a devlet bir süre sonra protez verdi. Ataban'ın yaptığı başvuru sonrası 3 ayda bir bin 50 lira emekli maaşı bağlandı. Ataban bu maaş ile ev kiralayıp engelli motosikletiyle de ufak tefek iş yapmaya başladı. Bundan yaklaşık 7 ay önce Merkez Sabancı Camisi'ne motosikletiyle elini yüzünü yıkamaya giden Ataban, protez bacağını çıkartıp motosikletin direksiyonuna astı. Dakikalar sonra geldiğinde ise ne motosikleti ne de protez bacağı bıraktığı yerde yoktu. Ataban hemen polisi arayarak bilgi verdi. Ancak Ataban'ın ne motosikleti ne de protez bacağı bulunabildi.
Koltuk değneğine mahkum oldu
Eyüp Ataban, kazadan sonra 2 ay Mersin Devlet Hastanesi'nde yattığını, ayağını kurtarmaya çalıştıklarını ama kesildiğini belirterek, "Sonrasında protez bacak aldım ve özürlü motoru buldum bisikletten bozma 400 liraya onunla çalışmaya başladım. Sabancı Merkez Camisi'nin karşısında 10 dakika sürmedi geçtim yüzümü yıkadım geldim baktım motor da yok protez bacak da yok. Böyle çok zor oluyor protez varken ev kiralamıştım evimin temizliğine kadar bütün işlerimi yapıyordum ve istediğim gibi gezebiliyordum. Ben yolda giderken küçük çocuklar ayağımdakinin ne olduğunu bilmiyor ve bana bakmıyorlardı, şimdi ise bana garip garip bakıyorlar bu durumda psikolojik olarak rahatsız oluyorum" dedi.
"Öz oğlum beni tanımıyor"
Şu an otogarda, parkta ve sokakta banklarda kaldığını söyleyen Ataban şöyle devam etti:
"Benim 2 kız çocuğum var yurtta büyüdüler şu an devlet yardımıyla halaları bakıyor. Bir de erkek çocuğum var burada çalışıyor memur oldu. Geçen yağmurlu havada tesadüf gördüm arkadaşlarıyla beraber alışveriş yapıyordu benim de cebimde 2 lira var. 'Oğlum, oğlum' dedim bana baktı ve yanındaki arkadaşına 'gazla' dedi gitti. Oğlum gerekli yerlere yazı yazdı 'ben yurttayım ama benim babamın ayağı kesildi ve ona bakacak kimse yok iş istiyorum' diye. Hemen onu açıköğretime yazdırdılar ve devlet onu benim sayemde memur yaptı. Benim ayağım kesildi halasına demiş ki 'babamın ayağı kesik ben utanıyorum.' Ayağımı ben kesmedim ki kucağımda yatırıyordum onu şu an 20 yaşında benden utanıyormuş onu da sildim zaten."
Eyüp Ataban tek isteğinin emeklilik olduğunu ancak engelli raporu yüzde 59 verildiği için emekli olamadığını, tekrar doktora başvuracağını, devletin verdiği 3 ayda bir bin 50 lira engelli maaşı ile hayatta kaymaya çalıştığını anlattı.
"Bacağımı çalanlar benden beter olsun"
Protez bacağı çalındıktan sonra tekrar almak için başvuru yaptığını ancak belirli bir süre geçmeden devletin ikinci protez bacağı vermediği için o sürenin dolmasını beklediğini söyleyen Ataban, "Protez bacağımı çalanları Allah benden beter etsin. Beddua iyi bir şey değil ama ya mübarek motoru götürüyorsun protezi bırak oraya. Çağrıda bulunacağım hırsıza ama onlar onu hurdacıya satmıştır. Bacak da krom ve alüminyum olduğu için şimdiye erimiştir. Aslında o hurdacının hatası o bacağı alacaktı en yakın karakola götürecekti. Benim maddi gücüm yeniden bir protez bacak almaya yetmiyor. Koltuk değneğiyle gezmek de çok zor oluyor. Devletimden ve hayırsever vatandaşlardan yardım bekliyorum" diye konuştu.