Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
Narin Güran Davasında İkinci Gün
Narin Güran Davasında İkinci Gün
257 Göçmen Kaçakçısı Yakalandı
257 Göçmen Kaçakçısı Yakalandı
9. Yargı Paketi Yasalaştı
9. Yargı Paketi Yasalaştı
Merkez Bankası Rezervleri 159,6 Milyar Dolarla Zirveye Ulaştı
Merkez Bankası Rezervleri 159,6 Milyar Dolarla Zirveye Ulaştı
Turistik Doğu Ekspresi 23 Aralık'ta İlk Seferine Çıkacak
Turistik Doğu Ekspresi 23 Aralık'ta İlk Seferine Çıkacak
HABERLER>SAĞLIK-YAŞAM
8 Aralık 2020 Salı - 12:13

Endokrin hastalarına COVID-19 uyarısı

Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsünün kronik hastalıklara olan etkisi en çok merak edilen konular arasında yer alıyor.

Endokrin hastalarına COVID-19 uyarısı

Genel olarak yaşlı bireylerde ve erkek cinsiyette Covid-19 enfeksiyonunun daha ağır seyrettiği bilinmekle beraber, her geçen gün artan vaka sayıları özellikle kronik hastalıkları bulunanları tedirgin ediyor. Diyabet, obezite, tiroid ve hipertansiyon gibi kronik hastalıklarda da Covid-19 virüsünün farklı etkiler gösterdiğini belirten Memorial Ankara Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ethem Turgay Cerit, bu rahatsızlıklarda Covid-19 virüsünün etkileri ve yapılması gerekenler ile ilgili 4 önemli soruya yanıt verdi:

 

1-Endokrinolojik hastalıklar Covid-19 enfeksiyonu riskini artırır mı?

DİYABET: Diyabet hastalarının en çok merak ettiği konulardan biri diyabetin koronavirüse yakalanma riskini artırıp artırmadığıdır. Pandeminin başında ilk çıkan makaleler bu yönde veriler ortaya koymuş olsa da daha sonra yayınlanan güvenilir bilimsel veriler ışığında diyabetli hastaların Covid-19 enfeksiyonuna yakalanma riskinin diyabetli olmayan bireylerden fazla olmadığını göstermektedir.

OBEZİTE: Güncel veriler ışığında obezitesi olan bireylerin normal kilolu bireylere göre Covid-19’a yakalanma riskinin daha fazla olduğu söylenebilmektedir. Bilindiği gibi Covid-19 virüsü vücuda ACE2 reseptörleri aracılığıyla giriş yapmaktadır. Obezitede yağ dokusu artışına paralel artan ACE2 düzeyi ve Covid-19’un ACE2’ye olan afinitesi nedeniyle obezlerde normal kilolu hastalara göre daha yoğun viral yüke maruz kaldıkları söylenebilir. Obezitesi olan bireylerde sıklıkla eşlik eden başka hastalıkların olması ve immün yanıt oluşturma kapasitelerinin normal kilolu bireylere göre düşük olması Covid 19’a yakalanma açısından ek bir risk oluşturmaktadır. Ayrıca bağışıklık sistemi üzerinde çok önemli role sahip olduğu bilinen vitamin D düzeylerinin obezitesi olan bireylerde yaygın olarak düşük görülmesi de Covid-19 açısından obez bireyler için ek bir risk faktörü olarak düşünülebilir.

 

HİPERTANSİYON: Yapılan araştırmalar ışığında hipertansiyon hastası olmanın ya da kullanılan antihipertansif ilaçların Covid-19’a yakalanma riskini artırmadığını söyleyebiliriz.

TİROİD: Tiroid hastalığı olan kişilerde Covid-19 enfeksiyonu riskinin arttığına dair veri bulunmamaktadır.

BÖBREKÜSTÜ BEZİ VEYA HİPOFİZ HASTALIKLARI: Böbrek üstü bezi veya hipofiz hastalığı olan hastaların Covid-19 enfeksiyonuna yakalanma riskinin toplum genelinden fazla olduğuna dair veri bulunmamaktadır. Ancak örneğin kortizol fazlalığı ile seyreden cushing hastalığı ve cushing sendromunun bağışıklık sistemini baskılayarak bireyi enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale getirme potansiyeli olduğu akılda tutulmalıdır.

 

2-Endokrinolojik hastalıklar Covid-19 enfeksiyonunun seyrini nasıl etkiler?

DİYABET: Diyabet hastalarında her türlü enfeksiyon daha şiddetli seyretmektedir. Diyabet hastalarında bağışıklık sistemi dengesi bozulurken, inflamatuar sitokin yanıtının arttığı görülmüştür. Artan bu aşırı sinyallerin virüse bağlı akciğer hastalığını alevlendirmesi ve çoklu organ yetmezliği riskini artırması mümkün olmaktadır. Yapılan çalışmalar kontrolsüz diyabetilerin Covid-19 enfeksiyonlarının daha ağır seyrettiğini ve ölüm oranlarının daha yüksek olduğunu göstermiştir.

OBEZİTE: Pandemi süresince farklı ülkelerde yapılan çalışmalarda obezite varlığında hastalık seyrinin daha kötü olduğu, yoğun bakım ihtiyacının ve ölüm oranlarının normal kilolulara göre yüksek olduğu gösterilmiştir.

HİPERTANSİYON: Hipertansiyonu olan hastalarda Covid-19 enfeksiyonunun daha ağır seyretme ihtimali bulunmaktadır.

TİROİD: Tiroid hastalığına sahip olmanın Covid-19 enfeksiyonu seyrini olumsuz etkilediğine dair veri bulunmamaktadır.

BÖBREKÜSTÜ BEZİ VEYA HİPOFİZ HASTALIKLARI:Böbreküstü bezi veya hipofiz hastalıkları olanlarda özellikle hastalığın kontrol altında olmadığı durumlarda Covid-19 enfeksiyonunun daha şiddetli seyredebileceği düşünülebilir.

 

 

3-Covid-19 enfeksiyonu endokrin hastalıklara yakalanma riskini artırır mı?

DİYABET: Ortaya çıkan her türlü enfeksiyon metabolik kontrolü bozmaktadır. Dolayısıyla zaten başlangıçta metabolik kontrolü iyi olmayan prediyabet (şeker hastalığı riski yüksek bireyler) olgularında Covid-19 enfeksiyonu nedeniyle kan şekeri düzeyleri daha da bozulup aşikar diyabet ortaya çıkabilmektedir. Covid-19 enfeksiyonu sırasında ani kan şekeri yükselmesi ve geçici veya kalıcı diyabet görülmesi mümkün olabilmektedir.

OBEZİTE: Karantina ve pandemik yaşam koşullarının yol açtığı hareketsizliğin obezite riskini artırması kaçınılmaz bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır.

HİPERTANSİYON: Covid-19 enfeksiyonu seyri sırasında kontrolsüz tansiyon yükseklikleri ile karşılaşılabilmektedir.

TİROİD: Covid-19 enfeksiyonu sırasında veya sonrasında tiroid bezinde subakut tiroidit benzeri bir iltihaplanma, ağrı ve tiroid fonksiyon bozuklukları görülme ihtimali artmaktadır.

BÖBREKÜSTÜ BEZİ VEYA HİPOFİZ HASTALIKLARI:Hipofiz bezi ACE2 eksprese edebildiğinden virüs için direkt hedef organ haline gelebilmektedir. Covid-19 enfeksiyonunun hipofiz ve böbrek üstü bezi fonksiyonlarında bozukluğa yol açabilme potansiyeli bulunmaktadır.

 

4-Covid-19 sürecinde endokrinolojik hastalığı bulunanlar nelere dikkat etmelidir?

DİYABET: Covid-19 sürecinde diyabet hastalarının ilaçlarını düzenli kullanmaları, kan şekerlerini evde daha sık takip etmeleri, yeterli sıvı tüketmeleri, sağlıklı beslenme önerilerine uymaları ve imkan varsa bahçede yoksa evde günde 5 bin adım olacak şekilde yürüyüş yapmaları önerilmektedir. Bu öneriler sayesinde bir yandan kan şekeri regülasyonu,diğer yandan hem kilo kontrolü, hem de kişilerin psikolojik olarak kendilerini daha iyi hissetmeleri sağlanır. Kan şekerinin sürekli olarak 250-300 mg/dl’nin üzerinde seyretmesi, ayakta yeni gelişen yara, göğüste şiddetli baskı hissi veya ağrı, kontrol edilemeyen tansiyon yükselmesi gibi ihmal edildiği takdirde ciddi sorunlara yol açabilecek belirtiler konusunda diyabetli bireylerin dikkatli olmaları ve hastaneye gitmekten çekinmemeleri gerekmektedir.

OBEZİTE: Obezitesi olan hastalara pandemi sürecinde yüksek kalorili beslenme düzeninden kaçınması, kalori kısıtlaması ile hafif de olsa kilo kaybı sağlamaya çalışması önerilmektedir. Ayrıca hafif-orta düzeyde egzersiz ile sedanter yaşam tarzından kaçınılması gibi yaklaşımlar da vücudun bağışıklık sisteminin virüse karşı daha dirençli olmasına katkı sağlayabilmektedir.

HİPERTANSİYON: Mevcut veriler ışığında kullanılan tansiyon ilaçlarının hiçbirinin Covid-19 enfeksiyonuna yakalanma riskini artırmadığını ya da hastalığın daha ağır seyretmesine yol açmadığını söyleyebiliriz. Bu nedenle hipertansiyon ilacı kullanan hastaların ilaçlarını kesmeden aynı şekilde devam etmeleri gerekir. Ayrıca her zamanki tuzsuz sağlıklı beslenme önerilerine uymaları da son derece önemlidir.

TİROİD: Tiroid hastalıkları için kullanılan ilaçlar bağışıklık sistemini zayıflatmaz. Covid-19 için verilen genel öneriler tüm tiroid hastaları için de geçerli olmaktadır.

Tiroid bezinin az çalıştığı bir durum olan hipotiroidide tiroid hormonu (levotiroksin) alan hastalar eğer ilaç dozlarında yakın dönemde bir değişiklik yapılmadıysa ilaç dozlarını değiştirmeden rutin kontrollerini ileri bir tarihe erteleyebilir. Doz değişikliği yapılan hastalar ise kontrol zamanlarını hekimleri ile görüşerek belirlemelidirler.

Tiroid bezinin fazla çalıştığı durumlarda (graves hastalığı, hipertiroidi) ve antitiroid ilaç (metimazol, propiltiyourasil) kullananlarda zamanında tiroid fonksiyon testleri yapılarak ilaç dozu ayarlamak gerekmektedir. Uzun süre test yaptırmadan antitiroid ilaçların kullanılması doğru olmamakla birlikte, hastalar ilaçlarının dozlarını kendileri değiştirmemeli ve doz değişikliği kararını kendilerini takip eden hekimlere bırakmalıdırlar.

Hipertiroidi nedeniyle antitiroid ilaç (metimazol, propiltiyourasil) kullanan hastalar; boğaz ağrısı, ateş yüksekliği, gribal enfeksiyon gibi bulgular olursa ilaçlarını kesip en yakın sağlık kuruluşuna başvurarak, kan sayımı (özellikle nötrofil) testlerini yaptırmalı ve kendilerini takip eden hekimler ile irtibata geçmelidirler.

Tiroid kanseri tedavisi için tiroid cerrahisi uygulanmış hastalar (sonrasında radyoaktif iyot almış veya almamış olabilir) Covid-19 enfeksiyonu açısından ilave risk taşımamaktadır. Tiroid kanserlerinde kemoterapi ve radyoterapiye (ışın) çok çok nadir durumlarda gereksinim duyulmaktadır Tiroid kanseri metastazı nedeniyle ışın tedavisi almış, halen kemoterapi alan hastalarda Covid-19 enfeksiyonu riski biraz artabilmektedir. Bu hastaların koruyucu tedbirleri daha sıkı uygulaması gerekmektedir.

BÖBREKÜSTÜ BEZİ VEYA HİPOFİZ HASTALIKLARI:Addison (böbrek sütü bezi yetmezliği) ve hipofiz yetmezliği olan hastalar hayati önemi olan steroid tedavilerini ve almakta oldukları diğer ilaçları kesmemeli ve düzenli kullanmaya devam etmelidir.Bu hastaların olası bir Covid-19 enfeksiyonu veya şüphesi durumunda aldıkları steroid ilaçlarının dozları artırılmalıdır. Bu nedenle hastalık tanılarını mutlaka Covid-19 tedavi planını yapacak olan sağlık ekibi ile paylaşmaları son derece önemlidir.


Hibya Haber Ajansı

 
Beklentiler aynı
 
Pınar Karşıyaka’ya büyük onur
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Pandemi döneminde kanserle ilgili dikkat edilmesi gerekenler
Tüm dünyada Covid-19 pandemisinin olumsuz etkileri her geçen gün artıyor. ...
Tek katkı maddesi sevgi
LÖSEV’in doğal yöntemlerle ürettiği tek katkı maddesi sevgi olan satsuma ...
Üst solunum yolu enfeksiyonlarından savaşçı bitkilerle korunun
Kış aylarının gelmesiyle birlikte sık yaşanılan hastalıklardan, özellikle ...
 
Covid-19 salgını özellikle çalışanları etkiledi
Resmi verilere göre Mart ayından itibaren ülkemizi de etkisi altına alan ...
Pandemide umudu yüksek tutmak en olumlu tutum
Covid-19 pandemisi toplumun her kesiminde farklı psikolojik etkilere sebep oldu.
Türkiye’de kimler koronavirüs aşısı olmalı?
Sağlık Ekonomisi Uzmanı Prof. Dr. Onur Başer, “Aşının hangi gruplara yapılacağını ...
 
Pozitif tanının yol açtığı 10 negatif duygu
Her geçen gün hızla yayılan Covid- 19 enfeksiyonu kadar hastalığa yakalanma ...
Çocukluk çağı kanserlerinde lösemi ilk sırada
Dünyada ve Türkiye’de çocukluk çağı kanserleri artıyor. Dünya Sağlık Örgütü ...
Pandemide solunum rehabilitasyonuna talep arttı
Dikkat! Akciğer hastalarında az hareket etmek nefes darlığını daha da fazla arttırıyor.
 
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri