Ekonomik gelişmeler

Piyasalarda Bugün Geride kalan haftanın işlemlerinde küresel risk iştahı hisse senetleri nezdinde genel olarak korunmaya devam ederken, global Amerikan dolarına yönelik açılan kısa yönlü pozisyonların özellikle haftanın ikinci yarısı ile birlikte sınırlı düzeyde kapatıldığı görüldü. Söz konusu gelişme değerlendirmelerimize göre JPY merkezli yaklaşım üzerinden şekillenirken, tahvil faizlerindeki yükselişin bu cepheye, buradaki eğilimin de genele yayılan, bilhassa da değerli metalleri baskılayan bir durumun oluşmasına zemin hazırladığı.

Temel yatırım düşüncelerimizde henüz somut bir değişiklik söz konusu değil. Kısa soluklu ‘short covering’ şeklinde ara düzeltme ihtimallerini 2021’in ilerleyen dönemlerinde sıklıkla görmeye devam edeceğiz. Ancak, ‘zayıf Amerikan doları teması’ eksenli işlemler ana düşünce olarak masadaki yerini koruyacak. Kısa vade açısından tahvil faizlerindeki yükseliş finansal varlıklar nezdinde baskı unsuru olarak belirebilme potansiyeli taşısa da açıkçası riskleri dengeli görüyoruz. DXY 91.10 ve civarını test etmesinin ardından yeniden geri çekilme sürecini başlatabilir. ABD’de 5-30y vadeli tahvil faizleri spreadi 140bp seviyesine yakınsarken S&P 500’de rekor yükseklerin takip edildiğini, bu durumun da ‘reflasyon’ temasını desteklediğini not düşmek isteriz.

Yeni hafta işlemlerinde globalde yatırımcıların üzerine kafa yordukları başlıklar bir hayli yoğun. ABD’de bugün Başkan Trump için Kongre nezdinde azil sürecinin başlatılması hazırlıkları gündeme gelebilir. Öte yandan 9 günlük süre içerisinde tüm bu gerekenlerin yapılması ihtimali ise oldukça düşük. Başkan Yardımcısı Pence kabine üzerinden azledilmesine imkan tanıyan 25.maddeyi devreye alma noktasında isteksiz davrandığından Kongre bu yönde adım atacağını bizzat lider Pelosi’nin ağzından duyurmuş oldu. Gelişmelerin fiyatlamalar üzerinde oyun değiştirici faktör olarak belirmesini henüz beklemiyoruz.

11-15 Ocak haftası işlemlerinde tahvil faizleri ile birlikte yükseliş gösteren enflasyon beklentilerini takip ettiğimiz ortamda Başkan Powell dahil 8 Fed üyesi sadece 4 gün içerisinde 12 konuşma gerçekleştirecek. Öte yandan ECB Başkanı Lagarde 2 kez, BOJ Başkanı Kuroda ise 1 kez konuşma yaparak bu takvime katılım sağlayacak. Özetle, gündem bir kez daha global merkez bankacılığının önemli isimlerinden gelecek sinyaller üzerinden şekillenecek.

Japonya’da hafta sonu itibarıyla İngiltere ve Güney Afrika’da keşfedilen mutasyonlu virüse rastlandığı açıklaması yapıldı. Global pandemi vaka sayıları 90 milyon, vefatlar ise 1.9 milyon seviyesinin üzerine taşınırken, aşılamada ise henüz 25 milyon sınırına gelinebildi. İsrail, toplam nüfusun %18’ini aşılayarak bu süreçte ciddi bir başarı sağlamış durumda.

Yerel varlıklar nezdinde global risk iştahına paralel seyrin korunmasını bekliyoruz. Türk lirasının paritelerdeki performansı yurtdışı gelişmeler kaynaklı ve henüz negatif baskı unsuru olarak belirmiş değil. Temel yaklaşımlarımız açısından yerel varlıklardaki düşüncemiz pozitif yönlü şekillenmeye devam ediyor. USDTRY paritesinde 7.00’li seviyelerin test edilme ihtimali bize göre oldukça yüksek.

Piyasalar

11 Ocak haftası işlemlerinde Amerikan doları fiyatlamalarındaki kısa vadeli yükseliş tetiklenmesinin etkileri ve uzun soluklu olup olamayacağına dair endişelerin takip edilmesini bekliyoruz. Bu noktada yaklaşımımız, kısa vadeli olacağı ve fakat yıl içerisinde sıklıkla bu tarz tepki hareketlerinin gözlenmeye devam edeceği. Değerli metaller nezdinde geride kalan haftanın 4 iş gününde ETF’lerin alımları dikkat çekerken, özellikle ons altında kritik $1840 desteğinin aşağısında baskılanabilecek işlemlerin daha fazla satış alanı açma riski taşıdığını not düşmek isteriz. Perşembe günü seçilmiş Başkan Biden’ın yeni bir teşvik paketi açıklaması yapacağını, bu paketin de $2000’lık harcama çekleri dahil önemli detaylar içereceğini not düşmek isteriz. Buradan hareketle, kısa vadeli Amerikan doları uzun pozisyona geçiş risklerinin daha fazla mali teşvik adımı gelebileceği düşüncesi ile dengelenmesini diğer tüm düşüncelerin bir adım önünde tutarız. Bugün Japonya’da tatil olduğundan tahvillere dair nakit işlemler Londra açılışına dek gerçekleşmeyecek. Şu an için Amerikan 10y tahvil faizinde %1.13 seviyesi etrafında soluklanma olabileceğini yüksek ihtimal olarak değerlendiriyoruz. Şayet devam edecek olursa %1.30-40 aralığına dek devam edebilecek hareket aynı zamanda 2021 konsensüs beklentilerini de öne çekmiş olacak. Türk lirası Amerikan doları karşısında günü %0.44 değer kaybı ile tamamlarken, BİST 100 endeksi kapanışı %1.21 yükselişle 1540 puan seviyesinden gerçekleşti. 10y vadeli tahvilde faizin son düzeyi %13.11 ile yatay kalırken, 5y vadeli ülke risk primi ise 311bp ile kapanış yaptı. EMEA bölgesi endekslerinde gün sonu kapanışlarının tamamı değer kazançları şeklinde oldu. İşlem hacimlerinin genel olarak zayıf seyrettiği günde; Euro Stoxx 50 %0.62, FTSE 100 %0.24, DAX %0.58 ve Rusya (RTS, USD) grubu %2.07 ile takip edildi. Amerika kıtası işlemlerinde Avrupa seansındaki iyimserlik korunurken, Arjantin ve Peru’daki satışlar GOÜ grubu üyelerinin ayrışmasına neden oldu. Majör ABD endekslerinde kapanışlar rekor yükseklerden gerçekleşirken, Nasdaq %1.03 ile dikkat çekti. İşlem hacmi ise endeks nezdinde 1 ay ortalamasına kıyasla %30’un üzerinde artış gösterdi. Bovespa günü %2.20 primlenme ile tamamlarken, Merval'de ise %-1.57’lik performans takip edildi. Asya’da haftanın ilk işlemleri Güney Kore hariç değer kazançlarına işaret ediyor. TSİ 08.25, Hang Seng %0.59, CSI 300 %0.21 ve KOSPI %0.16 ile işlem görmekte. USDCNH paritesi offshoreda 6.4557 ile genel Amerikan doları değer kazancına paralel seyrederken, PBOC tarafından fixing kur ayarlaması 6.4764 seviyesinde oluşmakta.

Fiyatlamalar

BİST 100 işlemlerinde kar realizasyonu ihtimalini göz ardı etmeksizin genel olarak yüksek risk iştahının korunmasını ve global piyasalara paralel seyrin devamını bekliyoruz. 1520-1500 seviyeleri destek, 1560 ise direnç olarak izlenebilir. Lira performansı, CDS ve özellikle son dönemde dikkat çeken artan korelasyonla Avrupa hisselerindeki fiyatlama eğilimi BİST 100 fiyatlamasını etkileme potansiyeline sahip. USDTRY paritesi işlemlerinde azalan ülke risk primi ve atılan normalleşme adımlarının etkili olmasının ardından ek negatif yeni bir başlık doğmadıkça Türk lirası lehine pozisyonlanmanın devam etmesini bekliyoruz. Teknik açıdan 7.30-6.90 destek, 7.51-7.73 ise direnç olarak izlenebilir. EURUSD paritesi fiyatlamalarında global Amerikan doları yaklaşımı ana etken konumunda kalmaya devam ederken bölgeye dair haber akışı da fiyatlamalara yön verir durumda. Orta vadeli EUR yükselişi açısından 1.1880 bölgesi üzeri eğilimin sürdürülebilirliği önemli. Söz konusu seviye gerisine gelinmedikçe EUR lehine ortamın korunacağını düşünüyoruz. 1.2140-1.2050 destek, 1.24 direnç seviyeleri olarak izlenebilir.

Kaynak:Deniz Yatırım
Hibya Haber Ajansı