Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
İçişleri Bakanlığı'ndan Yeni '112 Web İhbar Sistemi' Uygulaması
İçişleri Bakanlığı'ndan Yeni "112 Web İhbar Sistemi" Uygulaması
Ticaret Bakanlığı'ndan Cep Telefonu ve Taşıt Satışlarına Yeni Taksit Düzenlemesi
Ticaret Bakanlığı'ndan Cep Telefonu ve Taşıt Satışlarına Yeni Taksit Düzenlemesi
2025 Yılı Bütçesi TBMM'de Kabul Edildi
2025 Yılı Bütçesi TBMM'de Kabul Edildi
Aday Öğretmenlik ve Kariyer Basamakları İçin Yeni Düzenleme Yayımlandı
Aday Öğretmenlik ve Kariyer Basamakları İçin Yeni Düzenleme Yayımlandı
19 İlde Gürz-30 Operasyonu: 40 Gözaltı
19 İlde Gürz-30 Operasyonu: 40 Gözaltı
HABERLER>GÜNDEM
1 Temmuz 2024 Pazartesi - 14:58

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vandallıkla sokakları ateşe vermek kabul edilemez

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam’da düzenlenen AK Parti Yerel Yönetimler İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Vandallıkla sokakları ateşe vermek kabul edilemez

Cumhurbaşkanı Erdoğan,Kayseri'de yaşanan olaylara da değinerek, "Toplumda yabancı düşmanlığı ve sığınmacı nefretini körükleyerek hiçbir yere varılamaz. Vandallıkla sokakları ateşe vermek kabul edilemez" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"Yerel yönetimler istişare ve değerlendirme toplantımız münasebetiyle sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum.

31 mart seçimlerinin sonrasında bütün belediye başkanlarımızın iştirakı ile tertiplediğimiz toplantımızın hayırlı olmasını diliyor, toplantının içeriğine katkı sunan ve katkı sunacak arkadaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum.

Yeni belediye başkanlarımızı, yeniden seçilen belediye başkanlarımızı yürekten tebrik ediyor, hayırlı olsun diyor, şehirlerimize ve hemşehrilerimize hizmet yolunda her birinize ayrı ayrı başarılar diliyorum.

Genel Merkez Yerel Yönetimler Başkanlığımız ile birlikte toplantımızın düzenlenmesine destek veren tüm birimlerimizi tebrik ediyorum. Son bir yılda 10 ay arayla üst üste 3 seçim geçirdik.

Seçim döneminde belediye başkanlarımızla çeşitli vesilelerle elbette bir araya geldik. Ancak AK Parti'nin adeta alameti farikası olan geniş katılımlı istişare ve değerlendirme toplantımızı seçimler nedeniyle gerçekleştiremedik.

Geçen ay başında yine burada Kızılcahamam'da ilk etapta eski-yeni kurmay kadrosu ve milletvekilleriyle beraber olduk. Her kademede danışmaya, diyaloğa önem veriyor ülkemizin ve partimizin gündemindeki konulara ortak akılla çözüm yolları arıyoruz.

Bu anlayışla büyükşehirden il, ilçe ve belde belediyelerine kadar AK Partili tüm belediye başkanı arkadaşlarımızla bir araya gelelim istedik.

Böylece hem yerel seçim sonuçlarını sizlerle de masaya yatıralım. Hem şehirlerimizin ihtiyaçlarını ve projelerimizi detaylıca görüşelim. Hem de önümüzdeki döneme dair yol haritamızı sizlerin de önerileriyle beraberce şekillendirelim dedik.

Davetimize icabetle burada bulunan tüm belediye başkanlarımıza, grup başkan vekillerimize ve il genel meclisi başkanlarımıza teşekkür ediyorum.

İnşallah bundan sonra da gerek il ziyaretleri, gerekse farklı toplantılarla siz başkanlarımızla sık sık bir araya geleceğiz.

Hepinizin bildiği gibi AK Parti'nin hikayesi yerelden genele ilerleyen bir başarı hikayesidir. Biz başkaları gibi tepeden inme bir parti değil, yerelden bizzat halkın içinde zuhur etmiş ve yükselmiş bir partiyiz.

Bundan tam 30 sene önce millete hizmet yolculuğumuza belediyelerden başladık, mahalli idarelerdeki örnek karnemizle yeni hedeflere yürüdük. Yerel yönetimlerdeki başarımız önümüze yeni kapıların ve yepyeni ufukların açılmasına vesile oldu.

Politikalarımızı önce belediyelerdeki uygulamalarla ortaya koyduk. Milletimizin sorunlarına önce belediyelerde çözüm ürettik. Kendimizi halkımıza önce belediyelerde ispat ettik. Milletimiz bizi ilk olarak yerel yönetimlerde gördü, tanıdı, bizi orada inandı ve güvendi.

Mahalli idarelerdeki üstün hizmetlerimiz sonrasında 2002 yılında bu sefer ülkeyi yönetme sorumluluğunu AK Partili kadrolara tevdi ettik. Şunu unutmayınız, 2002'de bize iktidar kapısını açan da, 22 yıl boyunca iktidarda tutan da hiç tartışmasız yerel yönetimlerdeki başarılarımızdır, gayretlerimizdir.

AK Parti'nin en büyük referans kaynağı son 30 yıldır yerel yönetimlerdir. Bu gerçek 1994 senesinden beri değişmemiştir ve değişmeyecektir.

Bakınız burada şunu büyük bir gururla ifade etmek isterim; AK Parti birikimiyle, vizyonuyla, referanslarıyla, yerel yönetimlere sadece Türkiye'nin değil tüm dünyanın en yetkin, en donanımlı siyasi hareketidir.

AK Parti belediyeciliği bugün küresel ölçekte bir marka haline gelmiştir. Mahalli idareler alanında ülkemizde 30 yıldır standartları biz belirliyoruz.

Öyle ki, rakiplerimiz bile bizi taklit etmeye bizden kopya çekmeye başladı. Pek çok başlıkta onların da yol haritasını dolaylı olarak biz şekillendiriyor, bir nevi siyasi rakiplerimize koçluk yapıyoruz. Tüm bunları söylerken elbette mükemmel olduğumuz iddiasında değiliz.

Dünya değişirken Türkiye muazzam bir dönüşümden geçerken bizim de değişime daha hızlı adapte olmamız gereken kimi başlıklar vardır.

Toplumun özellikle gençlerimizin nabzını daha iyi tutmamız, beklentilerini daha iyi karşılamamız, belediye hizmetlerinde daha yenilikçi uygulamalar geliştirmemiz gereken konular mutlaka olabilir.

Ama şehirlerimizin sorunlarını çözme, şehirlerimizi geleceğe hazırlama, popülizme bulaşmadan politikalar üretme noktasında hiçbir parti, hiçbir belediye başkanı AK Partili kadrolarla yarışamaz, bizimle rekabet edemez.

31 Mart seçimlerinden bu yana yaşananlar bu gerçeği çok net biçimde bir kez daha göstermiştir. Taşlar yerine oturdukça herkes daha sağlıklı ve objektif değerlendirmeler yapabiliyor.

Son seçimlerde muhalefet hepimizin bildiği gibi tamamen ucuz popülizme dayanan bir kampanya yürüttü. Ekonomideki sıkıntıları da istismar ederek kim ne veriyorsa benden 5 katı anlayışıyla hiçbir temeli olmayan uçuk vaatlerde bulundular.

Deprem riski ve kentsel dönüşüm dahil şehirlerimizin kanayan yaralarına dair maalesef ortaya hiçbir somut proje koymadılar. Hayat pahalılığının yükü altında ezilen insanlarımızın popülizm dalgasına kapılmasına maalesef engel olamadık.

Muhalefetle yine ülkeye ve milletimize zarar verecek bir vaat yarışına girmeyi de açıkçası AK Parti'nin siyaset kodlarıyla bağdaştıramadık. İnsanımızla aramızdaki güven duygusunu zedeleyerek Türk ekonomisine ağır bedeller ödetecek her türlü popülizmden uzak durduk.

Dünyanın ve Türkiye'nin gerçekleri temelinde hazırladığımız projelerimizi kamuoyumuzla paylaştık. 

31 Mart günü milletimiz sandığa gitti son sözü söyledi, iradesini oraya özgürce yansıttı. Biz de bu iradeyi öperek başımızın üstüne koydu. Yüksek Seçim Kurulu'nun açıkladığı kesin sonuçlara göre Cumhur İttifakı 31 Mart seçimlerinde yüzde 40,5 oy oyanına ulaşmıştır.

Milletimiz 12 büyükşehir, 12 il, 347 ilçe ve 170 belde olmak üzere toplam 541 belediyenin yönetimini AK Parti'ye emanet etmiştir. Cumhur İttifakı'ndaki müttefikimiz MHP ise 8 il, 114 ilçe ve 97 belde belediyesi kazandı.

Böylece Cumhur İttifakı 12'si büyükşehir, 20'si il, 461'i ilçe, 267'si belde olmak üzere toplam 760 belediyede ipi göğüslemiş oldu. 31 Mart'ta seçim yapılan 1393 belediyenin yüzde 54,6'sını önümüzdeki 5 yıl boyunca inşallah Cumhur İttifakı yönetecektir.

Hatay'ın 10 yıllık fetret devrinin sona ermesinden ayrıca mutluluk duyduk. Bu vesileyle bir kez daha tercihini Cumhur İttifakı'nın gerçek belediyecilik vizyonundan yana kullanan tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.

Bir önceki yerel seçimlere kıyasla oy oranları açısından ortaya çıkan negatif sapmayı elbette gözardı etmiyoruz. Her ne kadar ekonomideki zorluklar öne çıkmakla birlikte bunun haricinde sonuçlara etki eden başka faktörlerin de olduğunu görüyoruz.

Milletimizin iradesini sorgulamadan, seçmenin verdiği mesajların ışığında çok boyutlu olarak muhasebemizi yaptık ve yapıyoruz. Hatayı da kusuru da kendimizde arıyoruz.

İnşallah bu hassas süreci kendi takvimimiz içerisinde tam manasıyla bir bayrak değişimi havasında birlik ve kardeşliğimizden taviz vermeden bir kuyumcu titizliğiyle yürüteceğiz. Milletimizin AK Parti'den talepleri gerçekleşene kadar tüm kademelerde gereken adımları atmayı kararlılıkla sürdüreceğiz.

Seçimler bitince muhalefetin vaat yağmurunun da sonuna gelindi. Gençlere, kadınlara, esnafa, emekliye verilen sözlerin tamamı unutuldu.

Düne kadar seçim kazanmak için hesapsızca atıp tutanlar bakıyorsunuz bugün ekmekten suya ellerinin altındaki her şeye zam yapıyorlar. Ucuzlatacağız, fiyatını indireceğiz, hatta bedava yapacağız dedikleri hizmetlerin neredeyse tamamında astronomik fiyat artışlarına gittiler.

Bu konuda gemi öyle bir azıya aldılar ki kendi partilileri bile isyan etmeye başladı. İş üretmek, verdikleri sözlerin arkasında durmak, hizmet etmek yerine bütün enerjilerini artık bahane bulmaya harcıyorlar.

Devraldıkları kimi belediyelerde eski başkanlarımıza iftiralar atacak kadar siyasi ahlaktan yoksun davrandılar. Allah var, bu süreçte sadece bir kesime verdikleri sözlere sadık kalıyorlar. Şahsi reklam ajansı olarak kullandıkları bazı medya mensuplarına Roma turuyla diyet borçlarını ödemekte hiçbir kusur etmiyorlar.

Eş, dost, akraba, tanıdık çiftliğine çevirdikleri belediyelerde kayırmacılığın adeta kitabını yazıyorlar. Geride bıraktığımız 3 aylık dönemde güya özgürlük adına alkol tüketimini teşvik etmek, cinsiyetsizleştirme politikalarına aleni destek vermek, belediye binalarını LGBT paçavralarıyla donatma dışında herhangi bir icraatları olmadı. 

Makam odalarında vatandaş darp etmek, kadınların serbestçe hayata katılım alanlarını kısıtlamak, Arapça tabelalara karşı savaş açmak, gençlerimize hizmet eden vakıflara, derneklere, gönüllü kuruluşlara baskı uygulamaktan başka hiçbir iş yapmadılar.

İşçinin ekmeğiyle oynamayacağız dediler fakat göreve geldikleri birçok il ve ilçede emekçi kardeşlerimizi kapı dışarı ettiler. Buna benzer örnekleri çoğaltmamız mümkün.

Görüyoruz ki muhalefet belediyelerinde 31 Mart'a kadar devam eden vaat yağmurunun yerini 1 Nisan sabahından itibaren zam yağmuru aldı, işçi kıyımı aldı, baskı, tehdit, yıldırma aldı. 

Muhalefetin siyaset anlayışında köklü bir değişim yaşanmazsa korkarım önümüzdeki 5 sene boyunca benzer hadiselere yine şahitlik edeceğiz. Biz böyle bir siyaset tarzını asla ve asla kabul etmiyoruz. Yerel yönetimlerde güç zehirlenmesine kapılarak vatandaşa hayat biçimi dayatılmasını doğru bulmuyoruz.

Türkiye yakın geçmişte ideolojik fanatizmden çok çekti. Milyonlarca insanımız sadece inancına uygun hayat sürmek istediği için ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördü. Ötekileştirildi, haksızlığa uğradı. Çağdaşlık bahanesiyle bu ülkede yıllarca milletimize eziyet edildi.

Belli bir yaşam tarzına kayıtsız, şartsız uyması beklendi. Tepeden inmeci yönetim anlayışının ülkemize ve demokrasimize ağır faturaları olmuştur. Biz bu anlayışa 1994 yılında belediyelerde, 2002 yılında da tüm Türkiye genelinde son verdik.

Kimsenin hayat tarzına, inancına, tercihlerine karışmadık. Siyasi rövanşızimden her zaman ve her şartta uzak durduk. Ancak son dönemde özellikle el değiştiren belediyelerde eski hastalıklar tekrar nüksetmeye başladı.

Dün Kayseri'de küçük bir grubun yol açtığı müessif olayların sebeplerinden biri, muhalefetin zehirli söylemleridir. Siyasi kazanım uğruna nefret siyasetine tevessül edilmesini acizlik olarak görüyoruz. Toplumda yabancı düşmanlığı ve sığınmacı nefretini körükleyerek hiçbir yere varılamaz. Vandallıkla sokakları ateşe vermek kabul edilemez.

Milletimizi bizar eden başıboş köpek sorunu olmak üzere, şu an ülkemizin gündeminde olan meseleleri kati bir çözüme kavuşturacağız. Son rötuşlarını yaptığımız düzenlemenin yasalaşmasıyla yerel yönetimlere büyük sorumluluk düşecek. Biz de gereken desteği sağlayacağız."

Hibya Haber Ajansı

 
DMM'den 1 Temmuz sonrası otoyol geçiş ücretlerine ilişkin iddialara yanıt
 
Türkiye, 68,5 milyar dolarlık tarımsal hasıla ile Avrupa'da birinci oldu
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
DMM'den 1 Temmuz sonrası otoyol geçiş ücretlerine ilişkin iddialara yanıt
İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), "1 Temmuz ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kızılcahamam’da düzenlenen toplantıda konuşuyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam’da düzenlenen AK Parti ...
Bakan Kacır: Bilim heyetimiz 24 ayrı noktada 16 proje için örneklemeler gerçekleştirecek
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, bu yıl 8’incisi tamamlanan ...
 
Bakan Yerlikaya: 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı kutlu olsun
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'nı kutladı.
İstanbul Havalimanı, bir günde 268 bin 275 yolcuya hizmet verdi
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 30 Haziran Pazar günü ...
Bakan Kacır: Bilimde sınır tanımıyoruz
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, bu yıl 8’incisi tamamlanan ...
 
MSB'den Denizcilik ve Kabotaj Bayramı mesajı
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'nı kutladı.
Bakan Uraloğlu'ndan Denizcilik ve Kabotaj Bayramı mesajı
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'nı kutladı.
Meteoroloji’den kuvvetli rüzgar ve yağış uyarısı
Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM), kuvvetli rüzgar ve yağış uyarısı yaptı.
 
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri