Sağlık Bakanı Recep Akdağ, İstanbul Ticaret Odası Mayıs ayı meclis toplantısına katıldı. Burada iş adamlarına hitap eden Bakan Akdağ, önemli açıklamalarda bulundu. Türkçe'de ‘Bükemediğin bileği öpeceksin’ diye güzel bir söz olduğunu belirten Akdağ, “Biz buna uluslararası ilişkiler bakımından ‘bükemediğin eli sıkacaksın’ diyelim. Avrupa Birliği'ndeki birçok ülke, Türkiye’nin hızlı kalkınması, hızlı gelişmesi ve huzuru açısından önemli olan cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye’nin lehine olacağını gördüler. Hiç beklenmedik ve umulmadık şekilde bu meselede taraf oldular. Bu uluslararası ilişkilerde çok görülen bir tavır değildi. Türkiye’nin sürekli olarak baş ağrısı olan terör meselesinde Avrupalı ülkelerin çeşitli terör örgütlerinin uzantılarına kucak açmaları çok manidardır. PKK senelerdir Avrupa’ya yerleşmiş durumdadır. Avrupalı ülkelerin bunu görmemesi mümkün mü? 15 Temmuz'dan sonra veya önce ülkeden kaçan FETÖ’cülere de sahip çıktılar. Koruyucusu kesildiler. Gezi olayları, 17-25 Aralık kumpası ve son olarak 15 Temmuz darbe girişimi ile Türkiye’nin bileğini bükmeye çalıştılar. Bunlar olmadı. Şimdi gelip paşa paşa elimizi sıkacaklar” dedi.
Son birkaç yıldır Türkiye’de sağlığa yılda kişi başına 500 dolar harcandığını ifade eden Bakan Akdağ, “Kurlar değiştiği için bu miktar bazen aşağı, bazen yukarı çıkabiliyor. Ama aşağı yukarı bu civarlarda harcıyoruz. Bu paranın 400 dolara yakın kısmını kamu kaynaklarından harcıyoruz. Devlet bütçesinden ve sosyal güvenliğin prim havuzundan karşılıyoruz. Geriye kalan 100 doların büyük bir bölümünü vatandaş kendi cebinden harcıyor. 20-30 dolar kadar da özel sektör yatırım yapıyor. AK Parti iktidara gelmeden önce durumun vahametini hatırlarsınız. Türkiye’de sağlık hizmeti almak ülkede yüzde 95 için imkansızdı. Varlıklı insanlar bile kalp ameliyatı olacağında kalkıp Amerika’ya gidiyordu. İki gün önce Aziz Sancar çok güzel bir açıklama yaptı. 'Kanser tedavisi için Amerika’ya gelmeyin. Türkiye’de bunların hepsi yapılıyor' dedi. Biz bunu nasıl yaptık. Birincisi etkinliği ve verimliliği arttırdık. Çalışanlar için çok özel performans sistemleri getirdik. Parçalanmış sistemin getirmiş olduğu verimsizliği ortadan kaldırdık. Hastanelerde 2-3 yıllık stok edilmiş malzemeler oluyordu. Şimdi ortalama stok miktarımızı 3 aya kadar indirdik. Daha da indirmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
Bakan Akdağ, Türkiye’de bir taraftan kamuyu güçlendirirken, bir taraftan da işlerin çoğunu özel sektöre yaptırdıklarını belirterek, “Bugün Sağlık Bakanlığının hastanelerinde hemen hemen bütün laboratuvar hizmetleri, temizlik, güvenlik, yemek gibi hizmetler özel sektör tarafından veriliyor. Bu bir sosyal hizmettir. Biz bu hizmete sahip çıkıyoruz ama işi aslında özel sektöre yaptırıyoruz. Dünyadaki kamu özel ortaklığının sağlıkta yüzde 43’ü Türkiye’de yapılıyor. Böyle bir özel sektör ve kamu irtibatı kurduk. Ticaret ve sanayi erbabımızın önüne yepyeni ufuklar açıyoruz. Önümüzdeki 3-4 sene içinde ilaçta 4 milyar lira, tıbbi malzeme ve cihazda 4 milyar lira, yeni piyasaya çıkan ilaçlar var. Onlarda da yine 2-3 milyar liralık yenileştirmeyi Türkiye’de sağlayacağız” dedi.