Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı 2018 yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu etabında bakanlıkla ilgili tespit ve tariflerini paylaşan AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, aile mefhumunun önemine değindi, muhteşem ecdadımıza ufuk çizen değerin aile mefhumu ve kutsallığı olduğunu kaydetti.
AYDEMİR’DEN AİLE TARİFİ
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının ana tema’sını Ailenin oluşturduğunu belirten Milletvekili Aydemir, aile kavramının çağrıştırdığı iki temel değere işaret ederek‘Bir olmak, iri olmak, diri olmak. Bu ak anlayışın her zeminde dillendirdiği kavramlar mefhumlar, konseptler. Ölümüne kardeşlik, ölümüne beraberlik. Biz Anadolu, biz Trakya, biz Türkiye; tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet inancında birleşmiş tek bir aileyiz aslında ve hepimiz kardeşimiz. Bir kardeşimiz Urfalıdır, bir kardeşimiz Edirneli, bir kardeşimiz Trabzonlu. Biz Erzurumluların ifadesiyle gardaşız, bir ailenin parçalarıyız. Diyarbakırlıdır bir yanımız, Burdurludur öbür yanımız, Ardahanlıdır diğer yanımız. Sivas’ta yiğido, Elâzığ’da gakkoş, Erzurum’da dadaşız, aynı canız, aynı vicdanız ve kardeşiz. Biz büyük bir millet ve büyük bir aileyiz. Bu özel hassasiyet ve dikkat gerektiren kavram etrafında şekillenmiş Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını o yüzden özel bir manayla karşılıyoruz. ‘ diye konuştu.
MİLLİ ŞAİRİMİZ AKİF’İN TESPİTİ
Konuşmasında Milli şairimiz merhum Akif’in tespitlerini aktaran Milletvekili Aydemir, ‘Millî şairimiz Mehmet Akif “Üç sınıf halka içim parçalanır, hem ne kadar! / İhtiyarlar, kadınlar, bir de küçükler; bunlar / Merhamet görmeli, yüz görmeli insanlardan / Yoksa, insanlığı bilmem nasıl anlar insan?” dizeleriyle tarif ediyor toplumsal hassasiyetimizi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını bu hassasiyetin bir ifadesi olarak görüyor ve değerlendiriyoruz. ‘ ifadesine yer verdi.
ŞEHİT VE GAZİ AİLELERİNE DESTEK
Bakanlığın Şehit ve Gazi Ailelerine verdiği özel desteğe değinen Milletvekili Aydemir, ‘Aile ve toplum, çocuk, engelli ve yaşlı, kadın ve sosyal yardımlaşma ekseninde hizmet ve değer üreten Bakanlığımızın bir diğer manalı yaklaşımı şehit ve gazi ailelerine destektir. Bu babta en sonu 15 Temmuz ihaneti karşısında millî irade ruhuyla bayraklaşarak karşı duran ve Çanakkale duruşuyla yeni bir destan yazan şehitlerimizi, kadın şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. ‘ kaydını düştü.
TOPLUMSAL HAYATIMIZIN ÖNCELİKLERİ
AK Davanın aile yaklaşımını dile getiren Milletvekili Aydemir, ‘Bakanlığımızın hizmet odağında aile var dedik. Merhum Akif “Hayatı aile” isminde bir maişet var / Saadet ancak odur Dense hangimiz anlar? / Hayatı aile dünyada en safalı hayat / Fakat o âlemi bizler tanır mıyız? Heyhat!” kaydını düşüyor. Toplumsal yaşamımızın öncelikleri bunlar. Ak iktidarın özel dikkatleri, ak davanın aileye özel yaklaşımının umdeleri. Bu alan ak davanın en mükemmel, en seçkin hizmet verdiği bir alandır. Bakanlığın AK PARTİ’yle değişen hedef ve görev anlayışıyla aileye, kadına, yaşlıya, çocuğa özel bir saygı geliştirilmiş ve bu hürmet kurumsallaştırılmıştır. ‘ dedi.
‘KÜLTÜRÜMÜZDE, İRFANIMIZDA VE VİCDANIMIZDA KADIN AİLE DEMEKTİR’
Milletvekili Aydemir, ‘Zirve bir mütefekkirin, “Ne hisli validelerdir bizim kadınlarımız.” diye tarif ettiği kadına önce saygı, sonra saygı ve hep saygı ekseninde hizmet politikaları üretilmiş, Sayın Cumhurbaşkanımızın, “Kadın demek, insanlığın yarısı demektir. Hatta kadın demek, insanın bizatihi kendisi demektir.” kaydı noktasında bir düşünce sergilenmiştir. Çünkü kültürümüzde, irfanımızda ve vicdanımızda kadın aile demektir. Anadolu’da kadın kelimesi yerine ailem kavramı, ailem mefhumu kullanılır. Bu bahsettiğim inceliğin dışa vurumudur. Her biri iffet, ismet ve izzet sahibi kadının hakkına sahip çıkmak aileye sahip çıkmaktır. Aileye sahip çıkmak milli iradeye sahip çıkmaktır bize göre. On altı yıllık süreçte de bu anlayış hâkim olmuş, bilgi ahlakına dayanan bir yaklaşımla, kadın gerek ekonomi gerek sanat gerekse hayatın diğer alanlarında toplumumuzun ana önderi kılınmıştır. Kökü vatan ve iman topraklarında olan ak dava çerçevesinde, manevi gücümüz olan ailemize milli irade vicdanıyla yaklaşılmıştır. ‘ ifadesini kullandı.
‘KADIN VE AİLENİN YERİ MÜBAREKTİR’
‘Bu mübarek coğrafyada kadın ve ailenin yeri mübarektir.’ Diyen Milletvekili Aydemir sözlerini şöyle sürdürdü: ‘ İşte bizim, ak iktidarın bu Bakanlığımız odağında kaydettiği felsefe budur. Hazreti Peygamber’in “Cennet anaların ayakları altındadır.” ifadesiyle övdüğü kadını, olması gereken yere çıkarmada başarılı bir sınav verilmiştir. Burada, Sayın Cumhurbaşkanımızın, “Bizim kadınlarımızın haklarını, hukuklarını korumak için dışarıdan model almaya, tercüme yapmaya, kopya çekmeye ihtiyacımız yoktur. Medeniyetimizde ve kültürümüzde kadın haklarını istediğimiz istikamette geliştirmeye yönelik felsefi ve fiilî her türlü örnek mevcuttur.” tespitini paylaşmak istiyorum. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığındaki başarımızın sırrı da bu tespitte yatıyor. ‘
KADINA ŞİDDETE HAYIR
Konuşmasında ‘Kadına Şiddete Hayır’ vurgusu yapan Milletvekili Aydemir, ‘Kadına şiddete hayır, kadının yaşlı ve kimsesizin ötekileştirilmesine hayır, engellimizin ötekileştirilmesine hayır dedik ve on altı yıl boyunca bu hakikati vurguladık. Kadına şiddet bir insanlık suçudur, yapan -amiyane ifadesiyle- beni bağışlayın alçaktır. Bu alanda ak bir tarih yazdık, kadına saygıyı kurumsal yatırımlarla esas kıldık, dezavantajlı kesimimize sahip çıktık, onları spordan ticarete her alanda destekleyerek toplumumuzun ayrılmaz parçaları olduklarını ortaya koyduk. Kimsesizlerin kimsesi olduk, yaşlılarımıza sağlıktan eğitime her alanda özel hizmetler üreterek onların engin tecrübelerinden yararlanmayı esas bildik. Çalışan kadınların anneliğini teşvik için tarihî düzenlemeler yaptık. Birlik, beraberlik ve kardeşliğimizi borçlu olduğumuz şehit ve gazilerimizin aileleri ve yakınları için özel birimler oluşturarak onlara olan minnet ve şükran hislerimizi kurumsallaştırdık. ‘dedi.
‘DEVLETİN SAHİBİ MİLLETTİR’
Cumhurbaşkanımızın ‘Devletin Sahibi Millettir’ tespitini aktaran Milletvekili Aydemir, ‘Bakanlığımızın tarifiyle, zamanın ruhunu kaydeden, millî vicdan ve haysiyetimizin gereği olan yatırım, yaptırımlarla ak bir dönem başlattık ve ak bir tarih yazdık. Sayın Cumhurbaşkanımız, Türkiye'nin, iki yüz yıldır “Devletin sahibi kimdir?” ve “Türkiye nasıl kurtulur?” sorularını soran, bu sorulara cevap arayan bir ülke olduğumuzu kaydederek “15 Temmuz’da bu soruya kati bir cevap bulduk: Devletin sahibi millettir, Türkiye’yi kurtaracak yegâne güç de milletin bizatihi kendisidir. FETÖ ihanet çetesi, millete ait olan devleti gasbederek millete karşı kullanmaya çalıştığı için başarısız olmuştur. Millete rağmen olmaz.” diyor. Ve beliğ, somut, net, berrak bir vurgu: “Kalpleri bir, hedefleri bir, inançları, umut ve sevdaları bir olan toplulukların aşamayacağı engel yoktur.” İşte, ak iktidarlar on altı yılda yaratılmışların en şereflisi olan insana böyle bakmış ve üstün hizmetler üretmiştir. Bizim meselemiz bir olmaktır, bütün olmaktır. 80 milyonu aşkın insanımızla aile olmaktır ve aile kalmaktır. Bu yolda ufuk açanlara minnettarız, medyunu şükranız. ‘ diye konuştu.