Gazeteci ve yazar kimliğiyle tanınan, önceki dönem milletvekillerinden İbrahim Aydemir, 21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, basının yalnızca haber üreten bir yapı değil, milletin duygularını, düşüncelerini ve vicdanını yansıtan bir aynadır, dedi.
Aydemir, basın emekçilerinin millet adına hakikati aradıklarını belirterek, bu görevin kutsallığına dikkat çekti. Gazetecilik mesleğini “hakikatin sesi” olarak niteleyen Aydemir, kalemini çıkar için değil, hakikat uğruna kullanan gazetecilerin demokrasinin en güçlü teminatı olduğunu ifade etti.
HALKIN SESİ, DEVLETİN VİCDANI
Öte yandan Aydemir, Parlamenter Gazeteci ve Yazarlar Birliği Başkanı sıfatıyla, halkın doğru bilgiye erişimini sağlayan basının, devletin vicdanını diri tuttuğunu vurguladı. Aydemir’e göre, gazeteci yalnızca bir gözlemci değil, toplumun vicdanını diri tutan bir muhafızdır.
Gazeteciliğin gerçeğe sadakat üzerine kurulu bir meslek olduğuna dikkat çeken Aydemir, “Hakikat, kalemle hayat bulur. O kalemin titremesi, milletin sesinin kısılması demektir” ifadelerini kullandı.
Bununla beraber Aydemir, yeni medya düzeninde etik bilincin ve mesleki dayanışmanın da en az özgürlük kadar önemli olduğunu belirtti. Dijital çağın hızına kapılmadan, haberi insan onuruna yaraşır biçimde üretmenin, gazeteciliğin asli görevi olduğunu dile getirdi.
GAZETECİLİK, MİLLETİN HAFIZASINI YAŞATMAK DEMEKTİR
Aydemir, Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi’nin önceki dönem üyesi olarak, Türk dünyasındaki basın dayanışmasına da değindi. Bu birlikteliğin, hem kardeş ülkelerin medya özgürlükleri hem de kültürel dayanışma açısından önem taşıdığını ifade etti.
Basının milletin hafızası olduğunu kaydeden Aydemir, “Gazeteci, günü değil tarihi yazar. Her satırı milletin vicdanında yankı bulur. Bu yüzden gazetecilik, dünle yarını buluşturan bir köprü gibidir” değerlendirmesinde bulundu.
Aydemir, bütün basın çalışanlarının gününü kutlayarak, doğru, ilkeli ve millet merkezli haberciliğin, geleceğin güçlü Türkiye’sinin temellerinden biri olacağını söyledi.