Nihayet yaz geliyor… İlkbahar bir geçiş mevsimi; bu nedenle vücudumuzu yaza hazırlamak için harika bir dönemdeyiz. Kışın erken kararan hava ve sıcaklığın azalması ile kendini yorgun, mutsuz, depresif hissetme hali ilkbaharda yaprakların yeşerip çiçeklerin açmasıyla son buluyor. Durum böyle olunca da, kış boyunca vücutta oluşan depolama ihtiyacının artmasıyla birlikte metabolizmanın yavaşlaması ve depresif ruh hali ile birlikte aldığımız kilolardan kurtulup, ideal vücut dengemize kavuşmak için harika bir zaman.
YYÜ Gaziosmanpaşa Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümünden Dyt. Benan Koç, mevsim geçişindeki beslenme konusunda bilgiler verirken, kış boyunca alınan istenmeyen kiloların yaz geliyor diye bir anda verilmesinin doğru olmadığını söyledi.
Çoğu kişi, bu geçiş mevsimlerinde hızlı kilo vermek adına metabolizmalarında kalıcı hasar bırakabilecek popüler diyetlere başvuruyor maalesef. Fakat sağlıklı beslenmenin bir yaşam tarzı olduğunu hatırlayarak bu süreci faydalı bir şekilde kullanmak için fırsat zamanı.
Kışın aldığımız kiloları detoks yaparak mı verelim ?
Hepimizin aklına “detoks “ denince birkaç gün süren meyve veya sebze suyu ağırlıklı beslenilen uygulamalar gelmekte fakat vücudun kendini yabancı ve zararlı maddelerden arındırmasına detoksifikasyon yani detoks denildiğini biliyor muydunuz? Kışın aldığınız kiloları detoks yapmadan günlük diyetinize yapacağınız küçük ama olumlu değişikliklerle sağlamak mümkün.
Mevsim geçişlerinde bir diğer önemli husus ise metabolizma hızının değişimi ile bağışıklık sisteminin zayıflaması ve hastalıklara davetiye çıkarmasıdır. Sizde mevsim geçişlerinin etkileri ile savaşmak için bunlara dikkat edin;
Sebze ve meyveleri mevsiminde tüketin.
Mevsim geçişlerinde bağışıklık sisteminin zayıflaması hastalıklara davetiye çıkarmaktadır. Düzenli tüketilen mevsim meyve ve sebzelerin içerdikleri Antioksidan olarak görev alan A , C ve E vitaminleri vücut direncini artırırak bağışıklık sistemini güçlendirir ve bizleri hastalıklara karşı korur.
Selenyum , magnezyum ve çinko minerallerinden zengin beslenin.
Antioksidan mineralleri içeren ; yumurta , deniz ürünleri , mantar , sarımsak , kurubaklagiller , avokado , muz , yeşil yapraklı sebzeler , tavuk , hindi , yağsız et gibi besinleri beslenmenizde tercih etmelisiniz.
Yoğurt , kefir , kombucha gibi fermente gıdaları beslenmenize ekleyin.
Yeterli ve dengeli beslenme planınıza eklediğiniz probiyotikler bağışıklık sisteminizi destekler.
Günlük alınan posa miktarını artırın.
Günlük alınan posa miktarını artırmak baharın gelmesiyle oluşan sindirim sistemi rahatsızlıklarıyla savaşmak için önem arz etmektedir. Beslenmenize tambuğday , kepek , çavdar ekmek veya kepekli makarna , salata ve sebze , meyve ekleyerek günlük aldığınız posa miktarını artırabilirsiniz.
Su tüketiminize dikkat edin.
Vücuda alınan toksinleri uzaklaştırmak için günde 8-12 bardak su içilmelidir.
Daha çok hareket edin.
Havaların ısınmasıyla gündelik hayatımızda yapacağımız küçük değişikliklerle fiziksel aktivitemizi artırabiliriz. Bu değişikliklerden bazıları ; daha az toplu taşıma ve araç kullanarak gideceğimiz kısa mesafelere yürüyerek gitmek veya iş çıkışı havaların güzelleşmesiyle hafif tempoda yürüyüşler gerçekleştirmek olabilir.
Uyku düzenize dikkat edin.
Yetersiz uyku bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açar bu yüzden 7-8 saat yeteri kadar uyumak bağışıklık sistemi için çok önemlidir.
Mevsim meyveleri ile yapabileceğiniz yulaf lapası tarifi :
Malzemeler
1 su bardağı bitkisel süt veya yarım yağlı süt
3 yemek kaşığı yulaf ezmesi
½ küçük boy muz
10 adet çilek
1 tatlı kaşığı bitter damla çikolata
1 tatlı kaşığı hindistancevizi rendesi
Yapılışı:
"1 su bardağı süt ile rondodan çekilmiş yulaf çırpma teli ile karıştırarak kısık ateşte pişiriyoruz. Puding kıvamını alınca ateşten tenceremizi çekip ½ küçük boy muzu çatal yardımıyla püre haline getirdikten pudingin içeresine karıştırıyoruz. Yulaf lapamızın üstünü çilek dilimleri , damla çikolata ve hindistan cevizi rendesi ile süslüyoruz. Afiyet olsun."
Hibya Haber Ajansı
Künye
Facebook
Twitter
Günün
Haberleri