'Başbuğ'un tavrı ılımlı bir taktik geri çekilme'

Devletin zirvesinin katılmadığı Sarıkamış'taki kış tatbikatı ile ilgili olarak TSK'dan bir açıklama yapıldı. TSK'dan yapılan açıklamada kış tatbikatının sadece Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarının izleyeceği şekilde planlandığı belirtildi.

Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'ün katılmadığı tatbikat, 'Ankara'yı bölen tatbikat' olarak nitelendirilmişti.

'Balyoz Darbe Planı' ile ilgili olarak hazırlanan iddianamede 1 numaralı sanık konumundaki Saldıray Berk'in yönettiği tatbikata Erdoğan ve Gül'ün tavır olarak katılmadıkları gündeme gelmişti.

Öte yandan İngiliz Financial Times gazetesi, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un, ordunun artık demokrasinin yanında olduğunu ısrarla vurgulamasının taktik bir geri çekilmeden ibaret olduğunu ileri sürdü.

DEVLETİN ZİRVESİ TATBİKATTA YOK

Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Gül'ün katılmadığı ve bugün başlayan Sarıkamış Tatbikat'ına Milli Savunma Bakanı da katılmıyor. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Star TV’den Murat Çelik’in sorularını yanıtladı. Sarıkamış’taki tatbikata neden katılmadıklarına ilişkin bir soru üzerine Gönül, “Gereği bu şekildeydi böyle yapıldı” dedi Bakan Gönül, “Herhangi bir programınız var mı, tatbikata katılmamak için mazeretiniz var mı” sorusuna, şu yanıtı verdi: “Herhangi bir programım yok herhangi bir mazeretim de yok. Gitmek istense planlanır gidilirdi. Mesela 18 Mart’ta Çanakkale’de yapılacak törenlere katılmayı planladım ve gideceğim. Tercihimi böyle kullandım ve bu tercihimin gerekçelerini de kamuoyuyla paylaşmak gibi bir mecburiyetim yok.” “3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk nedeniyle mi gidilmedi?” sorusu üzerine Gönül, “Herkes yorumunu özgürce yapmakta serbest” dedi.

BAŞBUĞ VE KUVVET KOMUTANLARI İZLİYOR

Ergenekon terör örgütü soruşturmasında birinci şüpheli olarak gösterilen 3´üncü Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk'in sorumluluğunda 9´uncu Kolordu Komutanı Korgeneral Tevfik Özkılıç'ın sevk ve idaresindeki `2010 Kış Tatbikatı' Kars'ta başladı. Tatbikatı Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ve kuvvet komutanları da izleyecek.

 TSK'DAN YAPILAN AÇIKLAMADA ŞU İFADELERE YER VERİLDİ:

• " Türk Silahlı Kuvvetleri'nin planlı tatbikatlarından olan KIŞ-2010 Tatbikatı, 3'üncü Ordu Komutanlığı koordinatörlüğünde, 9'uncu Kolordu Komutanlığı tarafından, 01-05 Mart 2010 tarihleri arasında, Akbaba/Kars Atış ve Tatbikat bölgesinde, Hava Kuvvetleri Komutanlığının da katılımıyla, müşterek, fiili ve atışlı olarak icra edilmektedir.
•  Tatbikatın maksadı; birliklerin kar ve şiddetli soğuklarda, atış dahil muharebe imkan ve kabiliyetlerini denemek, birliklerin kış şartlarında arazide yerleşme, barınma, iaşe, giyim, ikmal ve bakım faaliyetleri gibi temel komular üzerinde eğitimlerini ve beka kabiliyetini geliştirmektir.
• Başlangıçtan itibaren bu Tatbikatın Basına Kapalı olarak ve Seçkin Gözlemci Gününe sadece Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları ve Jandarma Genel Komutanı katılacak şekilde icra edilmesi planlanmıştır.
• Tatbikata 1574 personel, 7 uçak ve 14 helikopter katılmaktadır.

 TAKTİK GERİ ÇEKİLME

 Gazete, son zamanlarda yaşanan gelişmelerin, “Türkiye’yi kimin yöneteceğine karar verilecek nihai bir mücadeleyi de tetikleyebileceğini” iddia etti.Türkiye’de silahlı kuvvetlerin gözaltıların başlamasından yana bir suskunluk içinde olduğunu belirten Financial Times, “General, bürokrat ve sivillerin seçilmiş siyasetçilerden üstün olduğuna uzun süredir inanılan bir ülkede, güç dengesinin artık esaslı bir biçimde değişmekte olduğunun kabulü anlamına geliyor” diye yazdı.

Bu dönüşümün, en sonunda Türkiye'yi kimin yöneteceğine karar verilecek nihai bir mücadeleyi de tetikleyebileceğini savunan gazete “Bu da NATO üyesi, Avrupa Birliği adayı ve bölgesel diplomaside giderek daha başat bir rol üstlenen Türkiye'nin Batılı müttefikleri açısından hayati bir sorudur” ifadesini kullandı.Financial Times Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarıyla ilgili kaygı uyandıran bir başka noktaya daha dikkat çekerek şöyle devam etti: “Bu soruşturmalar ve anayasa reformu girişimlerinin, hükümetin muhaliflerini sindirme çabası olarak algılanmaları durumunda, toplumsal ayrışmaya ve siyasi istikrarsızlığa neden olabileceği vurgulanıyor.

Ancak bazıları da bu soruşturmaların AKP tarafından değil, Fethullan Gülen hareketi gibi cemaatler tarafından yönlendirildiğini düşünüyor. Eurasia Group adlı danışmanlık kuruluşundan Wolfango Piccoli bu durumu şöyle yorumluyor: AKP ve Gülen hareketi, Türkiye’deki sekülarizmin katı unsurlarını yumuşatmak amacında birleşiyorsa da, cemaatin AKP'nin dini özgürlükleri genişletme vaadini yerine getirme konusundaki yetersizliğinden ya da gönülsüzlüğünden hayal kırıklığına uğradığı belirtiliyor.

” Türkiye’de ordunun siyasete müdahale geleneğinin Yeniçeriler’e kadar varan uzun bir geçmişe dayandığını yazan Financial Times, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bugün durduğu yerin geçmişe göre değiştiğini belirtmekle beraber şu ifadelere yer verdi: “Ilımlı Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, ordunun artık demokrasinin yanında olduğunu ısrarla vurguluyor. Ancak Başbuğ bu yaz görevi bırakıyor. Buna ek olarak, kamuoyu önünde yaptığı açıklamalarla siyaseti ve kamuoyunu etkilemeyi sık sık denemesi, ordunun Türk kimliği algısını koruma hakkından feragat etttiğinden ziyade, taktik bir geri çekilmeye işaret ediyor.”